SlideShare a Scribd company logo
1 of 80
Download to read offline
PEYGAMBER‹M‹
 Ö⁄REN‹YORUM
Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤› Yay›nlar›: 639                                 SUNUfi
Çocuk Kitaplar›: 160
                                                  Çocuklar merhaba!
Peygamberimi Ö¤reniyorum
(Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi ö¤retmenlerinden    Peygamberimizi tan›mak ve onu sevmek mutluluk-
oluflan bir komisyon taraf›ndan haz›rlanm›flt›r.)   lar›n en güzelidir. Onun hayat›, bizim için güzel ör-
                                                  neklerle doludur. Bu kitapta, Peygamberimizin ör-
Resimleyen
Osman Turhan
                                                  nek yaflant›s›n› ve ‹slâm dinini anlatmak için verdi-
                                                  ¤i mücadeleyi okuyacaks›n›z.
Yay›n Yönetmeni                                   Peygamberimiz, her fleyden önce bir babayd›. Ço-
Mehmet Erdo¤an
                                                  cuklar›n› çok sever ve onlarla ilgilenirdi. Efline karfl›
Görsel Yönetmen                                   sayg›l› ve yard›m severdi. Arkadafllar›, her zaman
Nurullah Özbay                                    ve her konuda ona sonsuz güven duyard›.

Koordinasyon
                                                  ‹nsanlar› iyili¤e, güzelli¤e, do¤rulu¤a, bilgili ve ah-
Dr. Ömer Menekfle                                  lâkl› olmaya ve baflka insanlara yard›m etmeye ça-
                                                  ¤›r›rd›.
Düzelti
Kas›m Gezen
                                                  Yalan söylemekten, h›rs›zl›k yapmaktan, adam öl-
Mustafa Kaya                                      dürmekten, içki içmekten, kumar oynamaktan,
Ramazan Özalpdemir                                baflkalar›na zarar vermekten ve çevreyi kirletmek-
                                                  ten insanlar›n uzak durmas›n› isterdi.
Son Okuma
Ali Öztürk                                        Peygamberimiz, insanlar›n mutlulu¤u için türlü
                                                  türlü zorluklara katland›. Aç kald›, susuz kald›, tafl-
Arka Kapak                                        land›, yurdundan sürgün edildi ve savafllarda yara-
Arif Nihat Asya’n›n
                                                  land›, ama hiçbir zaman mücadelesinden vazgeç-
Dualar ve Aminler kitab›n›n
“Naat” fliirinden                                  medi. Çünkü o, Yüce Allah taraf›ndan insanlara
                                                  kurtulufl yolu olan ‹slâm’› anlatmak için görevlen-
Din ‹flleri Yüksek Kurulu Karar›                   dirilmiflti.
07.04.2005/66
                                                  Sevgili çocuklar!
2006-06-Y-0003-639                                Bizim dinimiz ‹slâm, Peygamberimiz Hazreti Mu-
ISBN 975-19-3707-8
3. Bask›, 2006
                                                  hammed (sas.) ve kutsal kitab›m›z Kur’an’d›r. Biz-
                                                  ler, Yüce Allah’a inan›p Peygamberimizi sever ve
Bask›                                             kutsal kitab›m›z›n buyruklar›n› yerine getirirsek
Yenigün Matbaac›l›k                               mutlu ve baflar›l› oluruz.
0312 384 61 83
                                                  Öyleyse Peygamberimizi iyi tan›mal›, çokça sevme-
© Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤›                       li ve onu kendimize örnek almal›y›z. Elinizdeki ki-
Dini Yay›nlar Dairesi Baflkanl›¤›                  tap, size bu konuda yard›mc› olmak için haz›rlan-
                                                  d›. Be¤enece¤inizi ve zevkle okuyaca¤›n›z› umuyo-
‹letiflim Adresi
Eskiflehir Yolu 9. km.                             ruz.
Çankaya / Ankara                                  Siz bizim gelece¤imizsiniz ve sizi çok seviyoruz...
Tel.: 0 (312) 295 73 06
Faks: 0 (312) 284 72 88
diniyayinlar@diyanet.gov.tr                                                   D‹YANET ‹fiLER‹ BAfiKANLI⁄I
PEYGAMBER‹M‹
    Ö⁄REN‹YORUM




              A
D‹YANET ‹fiLER‹ BAfiKANLI⁄I YAYINLARI

              ANKARA
               2006
‹çindekiler
        B‹R‹NC‹ BÖLÜM

        YET‹M MUHAMMED
           HERKES ONU BEKL‹YORDU                 09
           KUTLU B‹R DO⁄UM                       11
           ANNEDEN ‹LK AYRILIfi ve GURBET         13
           ANNEN‹N SON ÖPÜCÜ⁄Ü                   16
           DEDES‹ ABDULMUTTAL‹B                  17
           AMCASI EBU TAL‹B                      18



        ‹K‹NC‹ BÖLÜM

        GENÇ MUHAMMED
           HAKSIZLIKLARLA MÜCADELEDE DAYANIfiMA   21
           EVL‹L‹⁄E G‹DEN YOL                    23
           ÖRNEK B‹R Efi ve ÖRNEK B‹R BABA        25
           HERKES ONA GÜVEN‹YORDU                28



        ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

        ELÇ‹ MUHAMMED
           CEBRA‹L ile ‹LK BULUfiMA               31
           SIRDAfi HAT‹CE                         33
           ÇA⁄RI YAYILIYOR                       35
           ERKAM'IN EV‹                          36
           YILDIRMA HAREKETLER‹ BAfiLIYOR         39
           Hüzün y›l›                            41
           YEN‹ YURT ARAYIfiLARI                  41
           Habeflistan                            41
           Taif                                  44
           Akabe: Medine’ye giden yol            45


        DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

        MED‹NE'YE H‹CRET
           DÖNMEK ‹Ç‹N G‹D‹YORUZ                 49
           HERKES ONU BEKL‹YORDU                 51
BEfi‹NC‹ BÖLÜM

MED‹NE: B‹R MEDEN‹YET fiEHR‹
   B‹R MEDEN‹YET KURULUYOR                             55
   Cami                                                55
   Ezan                                                56
   Yerleflim yeri                                       56
   Kardefllik                                           57
   Birlikte yaflama                                     57
   Herkes okullu oldu                                  59
   Ramazan                                             59
   DÜfiMANLIK SÜRÜYOR                                   60
   Dönüm noktas›: Bedir                                61
   Ac› tecrübe: Uhud                                   63
   Her yol deneniyor: Suikastlar                       65
   Çetin s›nav: Hendek                                 66



ALTINCI BÖLÜM

EVE DÖNÜfi
   HUDEYB‹YE ANTLAfiMASI                                69
   HEDEF BÜTÜN DÜNYA                                   71
   MEKKE'N‹N FETH‹ ve EVE DÖNÜfi                        72



YED‹NC‹ BÖLÜM

HERKES ONA A⁄LIYORDU
   VEDA HACCI ve VEDA HUTBES‹                          75
   VEDA                                                76
   AYRILIfi: HERKES ONA A⁄LIYORDU                       77
   TAR‹H SIRASINA GÖRE HZ. MUHAMMED’‹N (SAS.) HAYATI   79
1. BÖLÜM: YET‹M MUHAMMED   r   PEYGAMBER‹M‹   Ö⁄REN‹YORUM   r 9




                B‹R‹NC‹ BÖLÜM

       YET‹M MUHAMMED




    Herkes Onu Bekliyordu
Müslümanl›ktan önceki döneme cahiliye denir. Bu
dönemde insanlar kötü bir hayat yafl›yordu. Güçsüz
ve yoksullar köle yap›l›yor, toplumdan d›fllan›yordu.
Komflulu¤a önem verilmiyor, insanlar birbirine gü-
venmiyordu. Kad›na de¤er verilmiyor, k›z çocuklar›
diri diri topra¤a gömülüyordu. ‹nsanlar putlara tap›-
yor ve sap›k inan›fllara yöneliyordu. O dönemin ta-
n›klar›ndan ikisi yaflad›klar›n› flu sözlerle anlatm›fl-
lard›r:
“Biz, bilgisizlik ve barbarl›k içinde yafl›yorduk. Putla-
ra tap›yor, ahlâks›zl›k yap›yor, akrabalar›m›zla kavga
ediyorduk. Komfluluk haklar›na hiç önem vermiyor-
duk. Güçlülerimiz zay›flar›m›z› eziyordu.”
10 r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r   1. BÖLÜM: YET‹M MUHAMMED




“Biz cahiliye dönemini yaflam›fl insanlar›z. Putlara ta-
par, çocuklar›m›z› öldürürdük. Benim de bir k›z ço-
cu¤um vard›. Ça¤›rd›¤›m zaman koflarak yan›ma ge-
lirdi. Bir gün yine onu ça¤›rd›m ve yan›ma geldi. Onu
al›p evimizin yak›n›ndaki bir kuyuya götürdüm. Elin-
den tutarak bir hamlede kuyuya at›verdim. K›z›m›n
son sözleri “Babaaa!” fleklindeki 盤l›¤›yd›. Bu 盤l›k
hâlâ kulaklar›mda ç›nl›yor.”
Yaflananlar sadece bunlar m›yd›? Elbette ki hay›r.
‹nsanlar, Allah yerine putlara tap›yordu. Allah’›n evi
olan Kâbe’nin içini putlarla doldurmufllard›.
‹nsanlar, pazarlarda bir eflya gibi al›n›p sat›l›yordu.
‹nsan›n hiçbir de¤eri yoktu.
Güçlü olan zay›f olan› ezerdi. Haks›zl›¤a u¤rayan›n
hakk›n› arayaca¤› bir yer yoktu. Kötülük, yapan›n ya-
n›na kâr kal›rd›.
‹nsanlar su gibi içki içer, kötü kad›nlarla birlikte olur,
gece sabahlara kadar kumar oynard›.
Baz› insanlar bu kötü gidiflten rahats›z oluyordu. An-
cak yapacaklar› pek bir fley de yoktu. Çünkü say›lar›
çok azd›. Üzülüyorlard›. ‹nsanlar, kendilerine do¤ru
yolu gösterecek birinin gelmesini bekliyor, içlerinde
hep bu umudu tafl›yorlard›. Geçmiflte oldu¤u gibi Al-
lah, onlara da bir peygamber gönderecek miydi?
Herkes bu sorunun cevab›n› merak ediyordu. Geç-
miflte de bu türden sorunlar yaflanm›flt›. Her defas›n-
da Allah, insanlara do¤ru yolu göstermek için pey-
gamberler göndermiflti. Gönderilen peygamberler,
do¤ru yolu anlatm›fllar, insanlardan baz›lar› onlara
inanm›fl, baz›lar› da inkâr etmiflti.
1. BÖLÜM: YET‹M MUHAMMED   r   PEYGAMBER‹M‹   Ö⁄REN‹YORUM   r 11




Örne¤in Nuh, Salih, Hud, Yüce Allah taraf›ndan
gönderilen peygamberlerdendi. Toplumlar›, Mekke
halk› gibi do¤ru yoldan uzaklaflt›¤› için Allah onlar›
uyarmak üzere peygamberler göndermiflti. Bu pey-
gamberler, Allah’›n emirlerini anlatmak için müca-
dele ettiler.
‹brahim de büyük mücadeleler vermifl bir peygam-
berdi. Peygamber oldu¤una inanmayanlar onu atefl-
te yakmak istemifl, ama Yüce Allah, onu ateflten kur-
tarm›flt›.
Allah, baz› peygamberlerine kitap göndermiflti. Pey-
gamberler, bu kitaplarla toplumlar›n› ayd›nlatm›flt›.
Allah, Musa Peygambere Tevrat’›, Davud Peygambe-
re Zebur’u, ‹sa Peygambere de ‹ncil’i göndermiflti.
Bu peygamberlerin hepsi insanlar› do¤rulu¤a, iyili-
¤e, güzelli¤e ça¤›rm›flt›r.
‹sa Peygamberden sonra yaklafl›k alt› yüz y›l geçmifl-
ti. ‹nsanlar yine birbirlerine kötülük yapmaya ve Al-
lah’›n buyruklar›na isyan etmeye bafllam›flt›. Bilgin-
ler, art›k bir peygamberin gelme zaman›n›n yaklaflt›-
¤›n› düflünüyordu. Herkes bir peygamberin gelmesi-
ni bekliyordu.




           Kutlu Bir Do¤um
                                                                   571 y›l›n›n Nisan ay›yd›.
                                                                           nn     a
Nisan ay›n›n son günleriydi. Abdulmuttalib bir torun               Ay›n yirmisiydi.
                                                                      n r
bekliyordu. Gözü yollardayd›. Her an bir müjde ala-                Peygamberimiz
                                                                        a     rm
bilirdi. K›sa bir süre önce yaflad›klar›n› hat›rlayarak             dünyaya geldi.
                                                                     n a a
yüzünü Kâbe’ye döndü. Gözlerinin önünden yafla-                     mmYZnn
12 r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r   1. BÖLÜM: YET‹M MUHAMMED




                               d›klar› geçti: Kâbe’yi y›kmaya gelen Yemen valisi Eb-
   Kâbe’yi y›kmaya
                m a            rehe ile karfl›laflmas› ve onun, develerini rehin al›fl›
 gelen fil ordusuna
      n              n         akl›na geldi. Ebrehe, Kâbe’yi y›kmamas› için Abdul-
         Rabbinin ne
          a nn                 muttalib’in yalvarmas›n› beklerken, “Ben develerin
yapt›¤›n› görmedin
 a t¤n                n
          mi? Onlar›a          sahibiyim, onlar› korumakla yükümlüyüm. Kâbe’nin
            bozguna  n         sahibi Yüce Allah’t›r, onu Allah koruyacakt›r!” dedi-
     u¤ratmad› m›?
      ¤                        ¤ini hat›rlad›. Allah, Kâbe’sini korumufltu. Böylece
    Onlar›n üzerine
      na n        rn
  k›zg›n tafllar atan
        n     a                onun büyüklü¤ünü bir kez daha hissetmiflti.
          kufl sürüsü
                 r             –O¤lum Abdullah, dedi kendi kendine, yutkundu.
gönderdi. Sonunda
 ö     r       n n a
 onlar› darmada¤›n
  na             a n           ‹çini bir hüzün kaplam›flt›. Kolay de¤ildi, o¤lu Abdul-
         edilmifl ekin
             m        n        lah’› Âmine ile evlendirdikten k›sa bir süre sonra kay-
   tarlas›na çevirdi.
       a n         r           betmiflti. fiimdi heyecanla torununun do¤um haberi-
                (Fil Suresi)   ni bekliyordu.
          mmYZnn               Tam o s›rada koflarak biri geldi ve “Müjde Abdulmut-
O, seni yetim bulup
     n tm                      talib, bir torunun oldu.” dedi. ‹htiyar kalbinin h›zla
  bar›nd›rmad› m›?
    a n r                      çarpt›¤›n› hissetti. Gözlerinden sevinç gözyafllar› sü-
     (Duha Suresi, 6. ayet)    zülüverdi.
          mmYZnn               H›zl› ad›mlarla eve geldi. Eve girdi¤inde her taraftan
1. BÖLÜM: YET‹M MUHAMMED   r   PEYGAMBER‹M‹   Ö⁄REN‹YORUM   r 13




minik torununun a¤lama sesleri duyuluyordu. Onu
kuca¤›na ald›, hüzünle kar›fl›k bir sevinç kaplad› yü-
re¤ini. Onu öpüp koklarken o¤lu Abdullah’›n koku-
sunu hissetti. A¤lamakl› oldu. Gözyafl›n› kimse gör-
sün istemedi, onu yüre¤ine ak›tt›. Âmine’ye döndü,
çocu¤un ad›n› ne koyal›m, diye sordu. Âmine, “Mu-
hammed” dedi. Abdulmuttalib bir an duraksad›, bu
isim ailesine yabanc›yd›. Âmine, rüyas›nda kendisine
“Senin bir o¤lun olacak, ad›n› Muhammed koyacak-
s›n!” denildi¤ini anlatt›. Bunun üzerine dede Abdul-
muttalib yetim torununa Muhammed ad›n› koydu.
Sonra dedesi, küçük torununu al›p Kâbe’ye götürdü.
Kendisine bir torun verdi¤i için ellerini aç›p Yüce Al-
lah’a flükretti. “Niçin Muhammed ad›n› koydun?” di-
ye soranlara, “‹nsanlar ve Allah onu övsün.” diye kar-
fl›l›k verdi.
Abdulmuttalib, Kâbe’den eve dönünce, yeni do¤an
bebe¤i görmek için han›m› ve o¤lu Abbas’›n Âmi-
ne’nin evine geldiklerini gördü. Abbas henüz üç ya-
fl›ndayd›. Usulca bebe¤in yan›na gitti. fiaflk›n bak›fl-
larla bebe¤i süzdü ve küçük eliyle onun minik yüzü-
ne dokundu. Onu öpmek istedi. Befli¤ine e¤ildi ve
onu öptü.




 Anneden ‹lk Ayr›l›fl ve Gurbet
Havas› çok s›cak olan Mekke, bebeklerin sa¤l›kl› bü-
yümesine uygun de¤ildi. Bu yüzden Mekke’deki bir-
çok aile, yeni do¤an bebeklerini sa¤l›kl› büyümeleri
14 r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r   1. BÖLÜM: YET‹M MUHAMMED




   Y›llar sonra Halime,
       a      n         m     için köylerdeki sütannelere verirdi. Köylerde ise ço-
                    bir gün
                      r n     cuk bak›c›l›¤› bir gelir kayna¤›yd›.
        Peygamberimizi
              a       rm
görmek için, Mekke’ye
 ö           n                Muhammed do¤al› bir hafta olmufltu. Âmine de bu
 geldi. Peygamberimiz
               a       rm     gelene¤e uyarak çocu¤unu büyütecek bir sütanne
     Halime’yi görünce
       a m              n
                              aramaya koyuldu. Ancak hiçbir sütanne, dul bir kad›-
  “Sevgili anneci¤im!”
                     ¤m
    diyerek ona sar›ld›.
         r                    n›n yetim çocu¤una bakmak istemiyordu. Çünkü
    Sütannesini evinde
       t         n      n     bekledikleri ücreti alamayacaklar›n› düflünüyorlar-
          a¤›rlayarak bir
              ra a        r   d›.
           iste¤inin olup
             t ¤nn
     olmad›¤›n› sordu.
        m ¤n r                Bu s›rada bir yandan da dedesi sütanne ar›yordu.
                Halime de
                 a m          Abdulmuttalib, torununu kuca¤›na alarak araflt›rma-
  köylerindeki k›tl›k ve
    ö rn             t
                              ya bafllad›. O da umdu¤unu bulamad›, ama y›lmad›
kurakl›ktan dert yand›.
  r      t        r
    Peygamberimiz de
           a      rm          ve aramaya devam etti. Uzun aramalardan sonra ad›
 ona k›rk koyun ve bir
   n r             n      r   Halime olan bir kad›na rastlad› ve ona, “Yetim toru-
       deve hediye etti.      numa sütannelik yapar m›s›n?” diye sordu. Halime
             mmYZnn
                              biraz duraklad›. Yetim bir çocu¤a bakmak konusun-
                              da pek istekli de¤ildi. Ne var ki sütannelik yapaca¤›
1. BÖLÜM: YET‹M MUHAMMED   r   PEYGAMBER‹M‹   Ö⁄REN‹YORUM   r 15




baflka bir çocuk da bulamam›flt›. Kocas›na dan›flarak
Abdulmuttalib’in teklifini kabul etti.
Halime, Muhammed’i al›p dönüfl haz›rl›klar›n› ta-
mamlad›ktan sonra yola ç›kt›. Uzun bir yolculu¤un
ard›ndan köye vard›lar.
Muhammed, yeni ailesinin yan›nda h›zla büyüyordu.
Sütkardeflleri fieyma ve Abdullah da ona al›flm›flt›.
Muhammed, köy ortam›nda koflup oynuyor, koyun
otlat›yor, günlerini e¤lenerek nefle içinde geçiriyor-
du.
Halime ve kocas› ise Muhammed’in farkl› bir çocuk
oldu¤unu daha ilk günden sezmifllerdi. Çünkü onun
gelmesiyle evlerinin neflesi ve sofralar›n›n bereketi
artm›flt›.
Günler h›zla ak›p gitmifl ve Muhammed befl yafl›na
girmiflti. Art›k annesi Âmine’nin yan›na geri dönme
16 r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r   1. BÖLÜM: YET‹M MUHAMMED




                          zaman› gelmiflti. Ancak Halime ve ailesi ona öylesine
                          al›flm›flt› ki ayr›l›k onlara zor geliyordu. Halime, Mu-
                          hammed’i annesine teslim etmek için Mekke’ye gö-
                          türdü. Onu, annesine teslim ederken gözyafllar›n› tu-
                          tamad›. Halime sanki kendi öz çocu¤undan ayr›l›yor-
                          mufl gibi üzüldü. Mekke’den yüre¤i burkularak ayr›l-
                          d› ve köyüne geri döndü.
                          Muhammed, günlerini annesiyle birlikte geçiriyor ve
                          Mekke’ye, baba oca¤›na al›flmaya çal›fl›yordu.
                          Muhammed’in day›lar› Medine’de oturuyordu. Âmi-
                          ne, biraz da day›lar›n›n yan›nda kalmas› için onu al›p
                          Medine’ye götürdü. Dad›s› Ümmü Eymen de onlar-
                          la birlikteydi. Medine’de bir ay kald›lar. Sonra Mek-
                          ke’ye dönmek üzere yola koyuldular. Ebva köyüne
                          geldiklerinde Âmine hastaland›.




                Sevgili
                                 Annenin Son Öpücü¤ü
     Peygamberimiz,
           a      rm
      hicretten sonra
          r t n n         Ümmü Eymen, Mekke’ye geldi¤inde nefes nefese
   annesi Âmine’nin
                n nn
                          Abdulmuttalib’i ar›yordu. Befl günlük yorucu bir yol-
kabrini ziyaret etmifl
 a rn        a t
  ve kabrinin üzerini
          rnn      rn     culuktan sonra Mekke’ye ulaflabilmiflti. Âmine’nin
elleriyle düzeltmiflti.
    r           t t       ölümünü Abdulmuttalib’e nas›l anlataca¤›n› düflünü-
       Bir taraftan da
         r      t
           gözyafllar›n›
            ö a a n
                          yordu. Bir ara gözü Muhammed’e tak›ld›. Yetim Mu-
         tutamam›flt›.
            t        t    hammed, flimdi de öksüz kalm›flt›.
      Kendisine niçin
         n n          n
  a¤lad›¤› sorulunca
      a ¤ r n a           Abdulmuttalib’i buldu¤unda gözyafllar›n› art›k sakla-
  “Anne özlemi beni
    n          m     n    yamad›. Abdulmuttalib, gelini Âmine’nin hasta oldu-
 a¤latt›.” diye cevap
    a               a     ¤unu biliyordu. Son durumunu ö¤renemedi¤i için
              vermiflti.
                r t
                          merak içindeydi. Ümmü Eymen’in yan›nda Âmine’yi
          mmYZnn
                          göremeyince iyice tedirgin oldu. Onun yüz ifadesin-
1. BÖLÜM: YET‹M MUHAMMED   r   PEYGAMBER‹M‹   Ö⁄REN‹YORUM   r 17




den kötü bir fley oldu¤unu hissetti. Ümmü Eymen,
bafl›n› e¤erek usulca “Âmine öldü.” dedi. Abdulmut-
talib, ac›s›n› bast›r›rcas›na Muhammed’i ba¤r›na bas-
t›.
Daha sonra Ümmü Eymen, olanlar› anlatmaya
bafllad›. Medine'den Mekke'ye dönmek için yola
ç›km›fllar ve iki günlük bir yolculuktan sonra Ebva
denilen yere gelmifllerdi. Âmine'nin hastal›¤› burada
iyice artm›fl ve ölece¤ini hissetmiflti. Bunun üzerine
biricik o¤lu Muhammed'le konufltu ve onu son kez
öptü. Ard›ndan ruhunu Yüce Allah'a teslim etti.
Babas›n› Medine ve annesini Ebva topraklar›nda b›-
rakan Muhammed’e, s›¤›naca¤› yeni bir yuva
laz›md›.
Bundan sonra ona, dedesi Abdulmuttalib bakacakt›.




       Dedesi Abdulmuttalib
Dedesiyle, iki y›l hiç ayr›lmadan yaflam›fllard›. Her
yerde birlikteydiler. Mekke’de kurakl›¤›n oldu¤u se-
ne dedesi onu ya¤mur duas›na bile götürmüfltü. O ol-
madan yeme¤e oturmazd›. Her gitti¤i yerde onu,
baflköfleye oturturdu. Bunun sebebini soranlara ise
torunu Muhammed’e sevgi ile bakarak “‹nflallah o,
ileride çok büyük bir adam olacak.” derdi.
“Abdulmuttalib öldü.” diye bir ses duyuldu. Ev halk›
a¤l›yordu. Muhammed’i arayan gözler, onun bir kö-
flede sessizce oturup a¤lad›¤›n› gördü. Bu haber her-
kesten çok Muhammed’i üzmüfltü. Çünkü o, dedesi-
18 r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r   1. BÖLÜM: YET‹M MUHAMMED




                         ni babas› gibi seviyordu. Dedesi Abdulmuttalib o ka-
                         dar s›cak davranm›flt› ki, anne ve babas›n›n yoklu¤u-
                         nu ona hissettirmemiflti.
                         Muhammed içli içli a¤l›yordu. S›rt›na dokunan bir
                         elle kendine geldi. Dönüp bakt›¤›nda amcas› Ebu Ta-
                         lib’i gördü. Amcas›, elinden tutarak onu aya¤a kald›r-
                         d›. Bafl›n› okflad› ve “Deden seni bana emanet etti.”
                         dedi. Bunun üzerine Muhammed de amcas›n›n boy-
Daha sonraki y›llarda
 a a n            a a
                         nuna sar›ld›.
     Peygamberimiz,
          a      rm
   yengesi olan Esed
     n        a
    k›z› Fat›ma vefat
             m      a
        etti¤inde çok
         t ¤n
      üzülmüfltü. Bu
           m t
                                    Amcas› Ebu Talib
üzüntüsünü “Bugün
    n     n          n
  annem vefat etti.”
        m     a          Muhammed, aile ortam›ndaki konuflmalardan
          diyerek dile
               r         fiam’a bir yolculuk yap›laca¤›n› anlam›flt›. Bu yolcu-
         getirmiflti ve
            tr t         luk aylarca sürebilirdi. Amcas›n›n yoklu¤unda Mek-
gömle¤ini ona kefen
 ö    ¤n             n   ke’de yaln›z kalmak istemiyordu. Ona, fiam’a gitmek
             yapm›flt›.
              a m t      istedi¤ini söyledi. Amcas›, yolculu¤un uzun ve yoru-
      Yengesine olan
          n    n   a     cu olaca¤›ndan hastalanabilece¤ini, bu sebeple onu
  sevgisini soranlara:
          n r a          götüremeyece¤ini anlatt›.
         –Amcam Ebu
            m a          Muhammed a¤layarak, amcas› Ebu Talib’in devesi-
      Talib’den sonra
               n n       nin yular›ndan tuttu ve:
 yengem kadar bana
   n m         a
    iyilik eden kimse
               n m       –Amca, sen gidersen ben kiminle kalaca¤›m, dedi.
olmad›. O benim için
  m           nm n       Ye¤eninin bu sözlerinden oldukça etkilenen Ebu Ta-
      annem gibiydi.
             m           lib:
      Kendi çocuklar›
          n        a
       dururken önce
           r r n         –Peki, seni yan›mda götürece¤im. Art›k sen ve ben
       benim karn›m›
           nm      m     birbirimizden ayr›lmayaca¤›z, dedi.
   doyurur, saçlar›m›
         r r     a m     Bu olaydan sonra Ebu Talib, ye¤eni Muhammed’i ya-
     tarard›, demiflti.
                 m t
                         n›ndan hiç ay›rmad› ve nereye gittiyse onu da yan›n-
          mmYZnn         da götürdü.
1. BÖLÜM: YET‹M MUHAMMED   r   PEYGAMBER‹M‹   Ö⁄REN‹YORUM   r 19




Ebu Talib’in ailesi kalabal›kt› ve maddî durumu da                 Peygamberimize,
                                                                         a      rm
çok iyi de¤ildi. Ebu Talib ve efli, bu s›k›nt›lar›n› ye-            gençli¤inde hiç puta
                                                                      n ¤n              t
                                                                   tap›p tapmad›¤› ve
                                                                               m ¤
¤enlerine hissettirmemeye çal›fl›yordu. Muhammed,                   içki içip içmedi¤i
                                                                               m ¤
amcas›na ve yengesine ifllerinde yard›mc› oluyordu.                 soruldu¤unda,
                                                                      r     ¤ n a
Gün oluyor ev ifllerine bak›yor, gün oluyor çobanl›k                “Hay›r!” diye cevap
                                                                       a r            a
yap›yor ve hayvanlar› otlat›yordu. Yengesi de Mu-                  vermiflti.
                                                                      r t
hammed’in üzerine titriyor ve onu öz çocuklar›ndan                 O, içinde yaflad›¤›
                                                                         n        a ¤
ay›rm›yordu.                                                       toplumun
                                                                         m n
                                                                   kötülüklerine ve
                                                                    ö         rn
Böylece Muhammed, amcas›n›n yan›nda büyüyüp                        çirkinliklerine ömrü
                                                                     r n      rn
genç bir delikanl› olmufltu.                                        boyunca asla
                                                                         n a a
                                                                   bulaflmam›flt›r.
                                                                       am        tr
                                                                   mmYZnn
2. BÖLÜM: GENÇ MUHAMMED   r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r 21




                ‹K‹NC‹ BÖLÜM

        GENÇ MUHAMMED



  Haks›zl›klarla Mücadelede
                  Dayan›flma

Mekke toplumunda fakir ve güçsüzler, güçlü ve
zenginler taraf›ndan sürekli eziliyor, haklar› çi¤neni-
yordu. Bunun düzeltilmesi ve bu kötü gidifle bir dur
denilmesi gerekiyordu. ‹flte Mekkeli gençler, bu amaç
için bir araya toplanm›fllard›.
Cüdan’›n o¤lu Abdullah’›n evinde toplananlar aras›n-
da genç Muhammed de vard›. Hepsi de toplumun
içinde bulundu¤u ahlâkî bozuklu¤un fark›ndayd›.
“Erdemliler Toplulu¤u” ad› alt›nda bir antlaflma yap-
t›lar. Bu antlaflmaya göre, Mekke halk›n›n ve d›flar›dan
gelen yabanc›lar›n haklar›n› koruyacaklar›na dair
kendi aralar›nda sözlefltiler. ‹fllerinin zor olaca¤›n›n
fark›ndayd›lar ama y›lmayacaklard›. Haks›zl›klara
karfl› mücadele edeceklerdi.
22 r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r   2. BÖLÜM: GENÇ MUHAMMED




           Ebu Cehil        Bu s›rada Zebid kabilesinden bir tüccar, Mekke’ye üç
  As›l ad› Hiflam o¤lu
               a            deve yükü sat›l›k mal getirmiflti. O dönemin önde ge-
      Amr’d›r. Kureyfl
        m r          r      len kiflilerinden biri olan Ebu Cehil, bu mallar› be¤en-
     kabilesinin önde
       a      nn            di ve tüccar›n yabanc› olmas›ndan yararlanarak mal›-
gelenlerinden biridir.
     n rn n r r             n› ucuza sat›n almak istedi. Tüccara, zarar edece¤i bir
                 ‹slâm’a
                     ma
                            fiyat önerdi. Tüccar bunu kabul etmeyince Ebu Cehil,
     düflmanl›¤›ndan
          m ¤n a
                            Mekke’deki a¤›rl›¤›n› kullan›p al›c› kiflileri tehdit ede-
                   ötürü
                       r
Peygamberimiz ona,
      a      rm             rek mal›n sat›fl›n› engelledi. Çünkü Mekke’deki herkes
       Ebu Cehil ad›n› n    ondan korkar ve kimse onu karfl›s›na almak istemezdi.
 vermifltir. Ebu Cehil,
   r tr                     Bunu bilen Ebu Cehil kendinden emin bir flekilde evi-
   bilgisizlerin önderi
             rn         r   ne gitti.
             demektir.
                 m tr
                            Tüccar flafl›rm›flt›. Çaresizlik içinde ne yapaca¤›n› dü-
           mmYZnn
                            flünürken birisi, “Muhammed’e git, o senin hakk›n›
                            al›r.” dedi. Tüccar, son çare olarak denileni yapt› ve
                            bafl›na gelenleri Muhammed’e anlatt›. Bunun üzerine
                            Muhammed, pazar yerine gelerek tüccar›n mallar›n›n
                            hepsini gerçek de¤erinden sat›n ald›. Sonra do¤ru
                            Ebu Cehil’in evine giderek ona seslendi. Karfl›s›na ç›-
                            kan Ebu Cehil’i, bu davran›fl› yüzünden uyard›. Mu-
                            hammed’in bu cesur hareketi karfl›s›nda ne yapaca¤›-
                            n› bilemeyen Ebu Cehil, öylece tepkisiz kalakalm›flt›.
                            Olay› gören ve duyan Mekkeliler çok flafl›rm›flt›!
                                                      ***
                            Güçlü olan›n zay›f› ezdi¤i bu dönemde Yemenli bir
                            adam, k›z›yla birlikte Kâbe’yi ziyaret etmek için Mek-
                            ke’ye gelmiflti. Mekke’ye girdiklerinde hiç tan›mad›k-
                            lar› biri yanlar›na yaklaflt›. Yabanc› adam gözünü k›z›n
                            üzerinden ay›rm›yordu. Kötü bir fleyler düflündü¤ü
                            her hâlinden belliydi. K›z›n babas› bu durumdan en-
2. BÖLÜM: GENÇ MUHAMMED   r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r 23




diflelendi. Etraf›na bak›nd›, gözleri yard›m edecek bi-
rini arad›. Kötü niyetli adam, kimseye ald›rmadan, k›-
z› zorla al›p götürdü. K›z›n›n götürülmesine engel ola-
mayan adam: “K›z›m› kim kurtaracak?” diye bir taraf-
tan çaresizlik içinde feryat ediyor, di¤er taraftan da
yard›m edecek birilerini ar›yordu. Bu feryad› iflitenler
“Git derdini Erdemliler Toplulu¤una anlat.” dediler.
Baflka çaresi kalmam›flt›. Koflarak Kâbe’ye gitti. “Er-
demliler Toplulu¤undan kimse yok mu?” diye ba¤›r-
d›. Hemen yan›na birkaç k›l›çl› adam geldi. Korkmufl-
tu. “Yabanc›, derdin nedir?” diye sordular. Adam, ça-
resizlik içinde bafl›ndan geçenleri anlatt›. K›l›çl› adam-
lar, k›z› zorla götüren kiflinin Nübeyh oldu¤unu anla-
m›fllard›. Do¤ruca Nübeyh’in evine gittiler. Kap›ya di-
kildiler ve sert bir flekilde “Yaz›klar olsun sana! Sen
kendini ne zannediyorsun? Çabuk bu adam›n k›z›n›
geri ver!” dediler. Nübeyh, k›z› vermemek için dire-
nince k›l›çl› adamlar, daha sert bir ifadeyle quot;Biz, kendi
aram›zda haks›zl›¤a u¤rayanlara yard›m edece¤iz diye
söz verdik. Bu iflin peflindeyiz. K›z› hemen ver, yoksa
sonucuna katlan›rs›n.quot; dediler. Bu kararl› tutum
karfl›s›nda Nübeyh'in yapaca¤› bir fley yoktu. Çaresiz
k›z›, babas›na geri verdi.


          Evlili¤e Giden Yol
Ticaretle u¤raflan Hatice, Mekke’nin ileri gelen zen-
ginlerinden biriydi. Art›k ifllerini tek bafl›na yürüteme-
yece¤ini anlam›flt›. ‹fllerini yürütecek, gözü arkada kal-
mayacak ve güvenebilece¤i birine ihtiyac› vard›. Kim-
24 r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r   2. BÖLÜM: GENÇ MUHAMMED




senin kimseye güvenmedi¤i bir ortamda kad›n olarak
ticaret yapmas› iyice zorlaflm›flt›.
Önce akl›na Muhammed geldi. Çevresinden, onun
çok güvenilir ve dürüst bir kifli oldu¤unu duymufltu.
Bu yüzden ticarî ifllerini onun yapmas›n›n uygun ola-
ca¤›n› düflünmeye bafllad›. Ona birini göndererek
kendisiyle çal›flmak isteyip istemedi¤ini sordu.
Muhammed, gelen teklifi uzun uzun düflündükten
sonra kabul etti. Hatice’nin bütün ifllerinin sorumlulu-
¤unu art›k Muhammed üstlenmiflti.
                           ***
fiam’a gidecek ticaret kervan›n›n haz›rl›klar› bitmek
üzereydi. Hatice, Muhammed’e yard›m etmesi ve onu
daha iyi tan›mas› için yard›mc›s› Meysere’yi de kervan-
la birlikte gönderdi.
Kervan, uzun bir yolculuktan sonra fiam’a vard›. Götü-
rülen mallar büyük bir kârla sat›ld›. Muhammed, sat›-
lan mallardan büyük kazanç elde etti. Satmak üzere ye-
ni mallar alarak Mekke’ye geri döndü. Meysere, yolcu-
luk s›ras›nda Muhammed’i yak›ndan tan›m›fl ve güzel
ahlâk›ndan çok etkilenmiflti.
Meysere, yolculuk boyunca olan biteni bütün ayr›nt›s›y-
la Hatice’ye anlatt›.
2. BÖLÜM: GENÇ MUHAMMED   r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r 25




Örnek Bir Efl ve Örnek Bir Baba                                  Cahiliye döneminde
                                                                 a            mn
                                                                k›z çocuklar›na çok
                                                                          a n
                                                                de¤er verilmezken
                                                                   ¤ r r m       n
Hatice’nin, Muhammed’in dürüstlü¤ü hakk›nda art›k               Peygamberimiz, k›z›
                                                                     a     rm
hiç flüphesi kalmam›flt›. Sorumlu oldu¤u ilk ticaret              Fat›ma yan›na
                                                                 a m        n
                                                                geldi¤inde aya¤a
                                                                     ¤n       a
kervan›n› sa¤ salim getirmifl ve büyük kâr elde etmiflti.         kalkar,
                                                                 a a
Herkes onun güzel huyu ve ahlâk›n› takdirle an›yordu.           yanaklar›ndan öper
                                                                 a     a n a       r
Dürüstlü¤üne kimsenin diyece¤i bir fley yoktu.                   ve kendi yerine onu
                                                                      n     rn
                                                                oturturdu.
                                                                 t r r
Hatice, daha önce iki kez evlenmiflti. fiimdiye kadar             mmYZnn
dul bir kad›n olarak birçok evlenme teklifi alm›fl ama           Ebu Leheb ve kar›s›,
                                                                ‹slâm düflmanlar›n›n
                                                                     m      m a nn
o, bunlar›n hepsini reddetmiflti. Günlerini, evi ve ifliy-        bafl›n› çekiyordu.
                                                                  a n          r
le ilgilenerek geçiriyordu. Bu durum Muhammed’i ta-             Tebbet Suresi,
                                                                         t r
                                                                onlar›n
                                                                  na n
n›y›ncaya kadar devam etti.                                     Müslümanlara
                                                                         m a
                                                                yapt›klar› kötülükler
                                                                  a t a               r
Muhammed’in ahlâk› ve kiflili¤inden çok etkilenen                yüzünden indi. Bu
                                                                       n n
Hatice, onunla evlenebilece¤ini düflündü ve bir süre             s›rada
                                                                  r a
                                                                Peygamberimizin
                                                                       a     rm n
sonra buna karar verdi. Arac› göndererek Muham-                 k›zlar› Ümmü
                                                                     a
med’e evlenme teklif etti. Muhammed, yirmi befl yafl›-            Gülsüm ve Rukiye,
                                                                        m
na gelmiflti ve evlenme teklifini bir süre düflündükten           Ebu Leheb’in iki
                                                                              n
                                                                o¤luyla niflanl›yd›.
                                                                  ¤ a a
sonra kabul etti¤ini bildirdi.                                  Ebu Leheb ve kar›s›,
                                                                Tebbet Suresi inince
                                                                         t r        n
Hatice ve Muhammed, sade bir törenle evlendiler.                o¤ullar›n›
                                                                  ¤ a n
Muhammed, evlendikten sonra amcas› Ebu Talib’in                 Peygamberimizin
                                                                       a     rm n
                                                                k›zlar›ndan zorla
                                                                     a n a       ra
yan›ndan ayr›larak efli Hatice’nin evine yerleflti. Art›k         ay›rd›lar. Bu olay,
                                                                    r a          a
Muhammed ticaretle u¤rafl›yordu ve maddî durumu                  Hazreti Hatice ve
                                                                  a r t
                                                                Peygamberimize,
                                                                       a     rm
düzelmiflti.                                                     çok s›k›nt›l› günler
                                                                          n      n r
                                                                yaflatt›. K›zlar›na
                                                                  aa          a n
Bu s›rada Ebu Talib maddî s›k›nt› içindeydi. Muham-             desteklerini
                                                                     t     rn
med, ona destek olmak ve yetifltirmek amac›yla amca-             esirgemeden bütün
                                                                   r m        n t n
                                                                zorluklara gö¤üs
                                                                   r a
s›n›n o¤lu Ali’yi yan›na alm›flt›.                               germesini bildiler.
                                                                   r      n        r
Muhammed ve Hatice birbirlerini çok seviyordu.                  mmYZnn
26 r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r   2. BÖLÜM: GENÇ MUHAMMED




    Sahabeden Rafi,
     a a      n           Mutlu bir yuva kurarak herkese örnek olmufllard›. ‹lk
      çocuklu¤unda
              ¤ n a
                          çocuklar›n›n do¤mas›, onlar›n mutlulu¤una mutluluk
 bafl›ndan geçen bir
  a n a         n r
     hat›ras›n› flöyle
      a r n ö             katm›flt›. Art›k Hatice anne, Muhammed baba olmufl-
             anlat›r:
                 a r      tu. Çocuklar›n›n ad›n› Kas›m koydular. Ne var ki sev-
 Çocukken yaramazl›k
          n               giyle büyüttükleri biricik o¤ullar› Kas›m, daha sütten
         yapar, hurma
          a a      r      kesilmeden öldü. Efli Hatice’den, Kas›m’dan sonra s›-
  a¤açlar›n› tafllard›m.
        a n      a m
                          ras›yla Zeynep, Ümmü Gülsüm, Rukiye, Fat›ma ve Ab-
 Bir gün bahçe sahibi
    r n
 beni yakalad› ve ceza
    n     aa          a   dullah adl› çocuklar› dünyaya geldi. Ancak Kas›m ve
   vermesi için Hazreti
      r       n     r t   Abdullah fazla yaflamad›.
Peygambere götürdü.
      a    r       r
Peygamberimiz bana:
      a     rm                                       ***
    –Çocu¤um, hurma
          ¤ m      r      Sevgili Peygamberimiz, ileriki y›llarda efli Hatice’nin
       a¤açlar›n› niçin
             a n      n   ölümünden sonra Medine’de evlenmifl oldu¤u Mari-
  tafllad›n, diye sordu.
      a n          r
                Ben de:
                  n :     ye’den o¤lu ‹brahim do¤du. ‹brahim do¤du¤u zaman
–Ac›km›flt›m onun için
     m tm       n n
                          gelene¤e uyup onu sütanneye verdi. ‹brahim’in sütan-
     tafllad›m, dedim.
         a m       m      nesi uzak bir yerde olmas›na ra¤men Peygamberimiz
       Bunun üzerine
          n n     rn      s›k s›k o¤lunu görmeye gidiyordu. Gitti¤inde onu
      Peygamberimiz:
           a    rm :      öpüp kokluyor ve seviyordu.
     –Bir daha hurma
        r     a r
 a¤açlar›na tafl atma.
       a n                ‹brahim, bir buçuk yafl›ndayken hastaland›¤›na dair
      A¤açlar›n dibine
       ¤ a n        n     sütannesinden bir haber geldi. Peygamberimiz, birkaç
düflenlerden ye! Allah
     n r n ! a            arkadafl›yla beraber h›zl› ad›mlarla ‹brahim’in bulun-
         seni doyurur,
           n       r r
dedikten sonra bafl›m›
     t n n          m
                          du¤u köye gitti.
            okflad› ve:
               a      :   ‹brahim, a¤›r hastayd›. Peygamberimiz, onu incitme-
        –Allah’›m! Bu
            a m           den kuca¤›na ald›. ‹brahim son anlar›n› yafl›yordu. Bir
     çocu¤un karn›n›
          ¤ n       n
                          evlâd›n›n daha ölümünü görmeye fazla dayanamad›
  doyur diyerek bana
       r     r
             dua etti.
                a         ve sessizce a¤lamaya bafllad›. Hem gözlerinden yafl ak›-
           mmYZnn
                          yor hem de o¤lunu öpüyordu. Arkadafllar›, bu durum-
                          dan etkilenmifl, ancak Peygamberimizin a¤lamas›na
                          da flafl›rm›fllard›: “Sen de mi a¤l›yorsun?” dediler. Pey-
                          gamberimiz “Göz a¤lar, gönül burkulur. Benim a¤la-
2. BÖLÜM: GENÇ MUHAMMED   r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r 27




mam çocu¤uma duydu¤um sevgidendir. Merhamet                     Torunlar›,
                                                                    r na
etmeyene merhamet edilmez.” dedi.                               Peygamberimiz gibi
                                                                      a     rm
                                                                bir dedeleri oldu¤u
                                                                   r        r       ¤
Bir anne baba için çocu¤unun ölümü ac›lar›n en büyü-            için çok flansl›yd›.
                                                                   n       a
¤üdür. Çocuklar›n› çok seven Sevgili Peygamberimiz,             Dedeleri onlarla oynar,
                                                                        r      a a n
                                                                flakalafl›r ve bir baba
                                                                 a aa r         r      a
onlar›n ac›lar›n› tatm›fl bir babad›r. Yetim ve öksüz bü-
                                                                s›cakl›¤›yla ilgilenirdi.
                                                                    a ¤ a          nr
yüyen Peygamberimiz, Fat›ma hariç çocuklar›n›n hep-
                                                                Peygamberimiz,
                                                                       a    rm
sini kendi elleriyle topra¤a vermifltir.
                                                                torunu Ümame’yi çok
                                                                   r n
                              ***                               severdi. Namaz
                                                                      r
                                                                k›larken Ümame gelip
                                                                   a n
Babas› uzun y›llar o¤lu Zeyd’i arad›. Köle yap›ld›¤›n›          s›rt›na ç›kard›.
                                                                  r n      a
biliyordu, ancak izini kaybetmiflti.                             Torununun
                                                                   r n n n
                                                                yapt›klar›na k›zmaz,
                                                                 a t a n         m
O¤lunun, Muhammed’in yan›nda oldu¤unu ö¤rendi-                  namaz›n› k›lmaya
                                                                         n m a
¤inde müthifl bir heyecana kap›lm›flt›. Onu almak için            devam ederdi.
                                                                     a       r
Muhammed’in yan›na gitti, gözyafllar› içinde durumu              mmYZnn
ona anlatt›. Bir taraftan da Muhammed’in Zeyd’i ver-
                                                                Sevgili Peygamberimiz
                                                                                a      rm
mek istememesinden korkuyordu. Yine de ne isterse               torunlar›na karfl› o
                                                                   r na n
ödemeye haz›rd›. Muhammed hiçbir fley söylemeyip                 kadar s›cak davran›rd›
                                                                 a a       a        r r
Zeyd’e dönerek:                                                 ki, torunlar›
                                                                      r na
                                                                dedeleriyle birlikte
                                                                        r         r t
–‹ster benimle kal, ister babanla git, dedi¤inde Zeyd’in        olmaktan ve onunla
                                                                  m t                 na
babas›n›n heyecan› iyice artm›flt›. Nas›l olsa o¤lu ken-         oynamaktan çok keyif
                                                                   n        t
disini tercih edecekti. Zeyd, bir Muhammed’e bir ba-            al›rd›. Öyle ki
                                                                   r
bas›na bakt›:                                                   Peygamberimiz,
                                                                      a       rm
                                                                torunlar› Hasan ve
                                                                   r na          a
–Seninle gelmek istemiyorum, dedi babas›na. Çünkü               Hüseyin’i s›rt›na
                                                                        n r n
bu aile bana, sizi hiç aratmad›. Sevgiyi ve huzuru bu-          bindirip nefleyle
                                                                  n r
                                                                “Çocuklar, deveniz çok
                                                                          a         n
rada gördüm. Bu aileden ayr›lmak istemiyorum.
                                                                güzel, sizler de çok
                                                                              r
Babas› o¤lunun kararl›l›¤›n› görünce flafl›rd›. Bir               güzelsiniz!” diyerek
                                                                        n !          r
çocuk nas›l olur da gerçek babas›n› tercih etmezdi?             onlar› gezdirirdi.
                                                                 na             rr
Böyle bir fley olabilir miydi? Nas›l bir insand› bu,             mmYZnn
28 r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r   2. BÖLÜM: GENÇ MUHAMMED




                              evlatl›¤› bile kendisine ba¤lan›yordu. Köyüne, eli
                              bofl, ama gönlü huzurla döndü.




                                 Herkes Ona Güveniyordu
    Peygamberimize,
            a       rm
torunlar›ndan birinin
  r na n a            rnn     Muhammed, otuz befl yafl›na girmiflti. Yine bir gün
       hastal›¤›n›n çok
         a t ¤nn              evinden ç›km›fl, düflünceli ad›mlarla Kâbe’ye do¤ru
               a¤›rlaflt›¤›
                    ra t¤     yürümeye bafllam›flt›. Mekke’de h›rs›zl›k, doland›r›c›-
             bildirilmiflti.
                   r m t
                              l›k, kardefl kavgas› iyice artm›fl ve kimsenin kimseye
   Peygamberimiz de
          a      rm
                              güveni kalmam›flt›. O, buna çok üzülüyor, bir fleyler
      kalk›p Zeynep’in
        a           n     n
evine gitti. Dedesinin
   n      t             nn    yapmak istiyordu.
   kuca¤›ndaki çocuk
        a n a
                              Bu düflüncelerle Kâbe’ye yöneldi. Kâbe’nin tamiri
             son anlar›n›
                n     a n
   yafl›yordu. K›sa bir
    a       r         a r
                              uzun süredir devam ediyordu. Son durumu görmek is-
   süre sonra torunu
       r      n       r n     tedi. Kâbe’ye yaklaflt›¤› s›rada orada bulunanlar hep
         kuca¤›nda can
              a n a           bir a¤›zdan “‹flte Muhammed, do¤ru ve dürüst bir
         verince Sevgili
             rn               adam!” diye seslendiler. fiafl›rm›flt›. Önce ne oldu¤unu
    Peygamberimizin
            a       rm n      anlayamad›. ‹çlerinden biri:
     gözünden yafllar
        ö n n            a
  süzülmeye bafllad›.
          m            a      –Biliyorsun uzun süredir Kâbe’yi tamir ediyoruz. De-
     Kendisine “Niçin
          n n             n   delerimizin Hacerül Esved ad›n› verdikleri tafl› yerin-
    a¤l›yorsun?” diye
             r n              den ç›kard›k. fiimdi de onu yerine koymak istiyoruz.
  soruldu¤unda; “Bu
     r       ¤ n a
                              Ancak her kabile di¤erlerinden üstünüm diyerek tafl›
      gözyafl›, Allah’›n
        ö a          a n
               insanlar›n
                na a n
                              oraya kendisi koymak istiyor. Aram›zda büyük bir kav-
gönüllerine koydu¤u
 ö        rn            ¤     ga ç›kmak üzereyken içimizden biri, Benî fieybe kap›-
 merhamettir. Allah,
     r a t r            a     s›ndan ilk olarak kim girerse tafl› yerine koymak için
merhametli insanlar›
    r a t            a a      hakemlik yaps›n dedi. Bu teklifi herkes kabul etti. Bi-
            sever.” dedi.
                 r            raz bekledik. Seni kap›da görünce çok sevindik. Mek-
            mmYZnn            ke’de buna en lây›k kifli sensin. Çünkü kardeflimize bi-
2. BÖLÜM: GENÇ MUHAMMED   r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r   29




le güvenemedi¤imiz bir ortamda mallar›m›z› ancak                  Peygamberimiz, bir
                                                                        a      rm      r
                                                                  gün torunu Hasan’›
                                                                     n r n          a
sana emanet edebiliyoruz, dedi.
                                                                  kuca¤›na alm›fl onu
                                                                      a n m
Hacerül Esvedin önemini bilen Muhammed, tafl› bir                  öpüyordu. Yan›nda
                                                                          r         n a
                                                                  da Temim
                                                                   a mm
yayg›n›n üzerine koydu. Her kabilenin ileri gelenini              kabilesinin ileri
                                                                   a        nn r
yayg›n›n ucundan tutmaya ça¤›rd›. Herkes tutup kal-               gelenlerinden biri
                                                                       n rn n r
d›r›nca, o da tafl› al›p yerine yerlefltirdi.                       vard›. Dede ile torun
                                                                   a                  r n
                                                                  aras›ndaki bu
                                                                       n a
Muhammed’in bu çözümünden bütün kabileler mem-                    yak›nl›¤›
                                                                   a n ¤
                                                                  garipsemiflti. “Benim
                                                                   a        m t      nm
nun oldu ve herkes onun zekâs›n› takdir etti.                     on çocu¤um var
                                                                   n         ¤ m
                                                                  ama hiçbirini
                                                                              rn
                                                                  öpmedim.” dedi.
                                                                     m m
                                                                  Bunun üzerine
                                                                     n n       rn
                                                                  Peygamberimiz,
                                                                        a      rm
                                                                  “Merhamet
                                                                       r a t
                                                                  etmeyene merhamet
                                                                   t        n     r a t
                                                                  edilmez. ‹nsanlara
                                                                      m         a a
                                                                  merhamet etmeyene
                                                                      r a t            n
                                                                  Allah da merhamet
                                                                     a          r a t
                                                                  etmez.” dedi.
                                                                   t
                                                                  mmYZnn
3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED   r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r   31




                ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

            ELÇ‹ MUHAMMED




       Cebrail ile ‹lk Buluflma
                                                                   Peygambere selâm
Hazreti Muhammed (sas.), düflünmek ve dua etmek
                                                                   Yüce Allah, bütün
                                                                             a     t n
için Mekke'ye befl kilometre uzakl›kta Nur da¤›ndaki
                                                                   Müslümanlara
                                                                            m a
Hira ma¤aras›na giderdi. Buray› kendine s›¤›nak
                                                                   Peygamberimizi
                                                                         a     rm
edinmiflti. Nur da¤› öyle yüksekti ki, da¤›n zirvesin-
                                                                   övmeyi
                                                                       m
den Kâbe dâhil Mekke'nin her taraf› görülürdü. Da-
                                                                   emretmektedir. Bu
                                                                     m t       t r
¤›n sessizli¤ine s›¤›n›r ve burada günlerce kald›¤›
                                                                   yüzden  n
olurdu.
                                                                   Peygamberimizin ad›
                                                                          a    rm n
Yine böyle bir gün, Hira’ya gitmiflti. Bütün geceyi                 an›l›nca “sallallahu
                                                                         n a a a a
dua ederek geçirmifl, vücudu iyice yorgun düflmüfltü.                 aleyhi ve sellem”
                                                                                  m
Gün do¤mak üzereydi. Gecenin karanl›¤› da¤›l›rken                  deriz. Bu,
                                                                       r
o güne kadar hiç görmedi¤i bir varl›k beliriverdi kar-             Peygamberimize bir
                                                                          a    rm        r
fl›s›nda. Daha ne oldu¤unu anlamadan tan›mad›¤›                     sayg› ve sevgi
                                                                     a
varl›k kendisine “Oku!” diye seslendi. Hazreti Mu-                 ifadesidir. “Ona
                                                                     a       r    n
hammed (sas.), çok korkmufltu. Heyecandan titriyor-                 selâm olsun”
                                                                         m     n
du. Endifleli bir sesle “Ben okuma bilmem!” dedi.                   demektir. Yaz›l›rken
                                                                       m tr          r n
Karfl›s›ndaki onu kuvvetli bir flekilde kavrad›, iyice               genellikle (sas.)
                                                                       n        a
s›kt› ve bir süre sonra b›rakt›. Bir an bo¤ulur gibi ol-           biçiminde k›salt›l›r.
                                                                         mn       at r
du. Tan›mad›¤› bu varl›k ona ikinci kez “Oku!” dedi.               mmYZnn
32 r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r   3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED




  Allah ve melekleri,
     a              r          O, yine “Ben okuma bilmem!” diye cevaplad›. Üçün-
 Peygamberi överler.
      a    r      r r          cü kez ayn› soru sorulunca Hazreti Muhammed’in
 Ey inananlar, siz de
            a                  (sas.) a¤z›ndan, kendisine ö¤retilen flu sözcükler dö-
   onu övün ve ona
     n      n
                               külüverdi:
      esenlik dileyin.
         n          n
    (Ahzab Suresi, 56. ayet)
                               Oku!
            mmYZnn             Yaratan Rabbinin ad›yla oku!
 ‹lk vahiy 610 y›l›nda
                   n a         O, insan› alaktan yaratt›.
   ve Kadir gecesinde
          r        n           Oku, çünkü senin Rabbin çok cömerttir.
             gelmifltir.
                m tr           O, insana yazmay› ve bilmedi¤ini ö¤retendir.
            mmYZnn

‹lk inen ayetler, Alak
       n     t r a             Korkmufltu. Ne oldu¤una bir anlam veremiyordu.
      Suresinin ilk befl
        r nn                   Kendisini ma¤aran›n d›fl›na att›. Evine, efli Hati-
              ayetidir.
                   t r         ce’nin yan›na gitmeliydi. Da¤dan, koflarak inerken
            mmYZnn             bir anda “Sen Allah’›n peygamberisin, ben de Cebra-
                               il’im!” diye gür bir ses iflitti. Ses, içeride duydu¤unun
Alak, insan›n yarat›l›fl
  a      a n
        aflamas›ndaki
          a     n a
                               ayn›s›yd› ama daha gür geliyordu. Etraf›na bak›nd›,
 döllenmifl yumurtay›
  ö n         m r              sesin geldi¤i yönü kestirmeye çal›flt›. Birden ufku
(embriyo) ifade eder.
  m r       a        r         dolduracak kadar büyük bir varl›k gördü. Varl›k bir
                               daha: “Sen Allah’›n peygamberisin, ben de Cebra-
            mmYZnn
                               il’im!”, dedi. Hazreti Muhammed (sas.), ne bir ad›m
                               ileri ne de bir ad›m geri gidebiliyordu; donakalm›flt›.
                               Nefesinin darald›¤›n› hissetti. Durup sakin bir biçim-
                               de tekrar bakmay› denedi. Ayn› varl›k ayn› yerde du-
                               ruyor ve ayn› sözleri tekrarl›yordu. Gözlerini ondan
                               ay›rmak, yüzünü baflka tarafa çevirmek istedi. Ancak
                               nereye baksa hep onu görüyordu.
                               Tan›mad›¤› varl›k bir anda kayboluverdi. Hazreti
                               Muhammed (sas.) korkmufl, telâfll› ad›mlarla Nur da-
                               ¤›ndan Mekke’ye do¤ru koflmaya bafllam›flt›. Yollar-
                               dan h›zla geçerek kendini eve zor atm›flt›.
3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED   r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r   33




                S›rdafl Hatice
Hazreti Muhammed (sas.), titreyen sesiyle efli Hati-
ce’den üzerini örtmesini istedi. Hatice, ne oldu¤unu
anlamadan onun üstünü örttü. Ard›ndan Hazreti
Muhammed (sas.), derin bir uykuya dal›verdi.
Uyand›¤›nda bafl›ndan geçenleri efli Hatice’ye bir bir
anlatt›. Olanlara anlam veremeyerek “Çok endifle-
lendim ve korktum”, dedi. Hatice, onu sakinlefltir-
meye çal›flarak:
–Korkma! Allah’a yemin ederim ki o, hiçbir zaman
seni utand›rmaz. Çünkü sen akraba hakk›n› gözetir-
sin. Do¤ru konuflursun, güçsüz olanlara yard›m eder-
sin. Fakiri doyurur, misafiri a¤›rlar, ihtiyac› olan› kol-
lay›p gözetir ve haks›zl›¤a u¤rayanlara arka ç›kar-
s›n.” dedi.
Hatice, eflinin bafl›ndan geçenleri anlamaya çal›flt›.
Onu tan›yor ve seviyordu. Evlilikleri boyunca eflin-
den, do¤ru olmayan hiçbir fley duymam›flt›. Eflinin s›-
ra d›fl› bir olayla karfl› karfl›ya oldu¤u belliydi. Ona
inand›.
                          ***
Hatice’nin akrabas› olan Varaka, tecrübeli ve bilgili
bir kimseydi. Hatice, Hazreti Muhammed’i (sas.) al›p
ona götürdü. Bafl›ndan geçen olay›n ne oldu¤unu bil-
se bilse o bilirdi.
Varaka, anlat›lanlar› dikkatlice dinledi ve derin bir
sessizlikten sonra konuflmaya bafllad›:
–Senin gördü¤ün, Allah’›n Musa Peygambere de
34 r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r   3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED




                Kur'an         gönderdi¤i Cebrail adl› melektir. Keflke genç olsay-
      Kur'an, Allah'›n
         ra      a n           d›m, keflke insanlar›n seni zorla yurdundan ç›karaca-
              Hazreti
                a r t          ¤› günlerde yan›nda olabilseydim, dedi.
Muhammed'e (sas.)
      a           a
                               Hatice ile Hazreti Muhammed (sas.) göz göze geldi.
vahiy yoluyla 23 y›l
 a            a
                               Hazreti Muhammed’in (sas.) yüzünde daha önce hiç
   içinde ayet ayet,
       n       t     t
                               görülmemifl bir tedirginlik vard›. Üzüntülü bir sesle:
 sure sure indirdi¤i
    r     r      r ¤
son kutsal kitapt›r.
   n t a t tr                  –Beni Mekke’den ç›karacaklar m›, diye sordu.
  114 sure ve 6236
          r
                               Varaka:
     ayetten oluflur.
         t n         r
        Kur'an Allah
            ra     a
                               –Evet! Çünkü senin getirdi¤ini getiren bütün pey-
sözüdür, okunmas›
 ö      r       n              gamberler yurtlar›ndan ç›kar›lm›flt›r. E¤er o zamana
 ibadettir. ‹nsanlar›
   a t r        a a            kadar yaflarsam mutlaka sana yard›m ederim, dedi.
    dünya ve ahiret
       n a         r t         Hazreti Muhammed (sas.), bu konuflmalardan sonra
       mutlulu¤una
           t     ¤ n
                               biraz olsun rahatlam›flt›. Efli Hatice ona inanm›fl ve
     erifltirecek ilke,
      r tr
                               güvenmiflti. Onun güvenine her zaman ihtiyac› var-
     emir, yasak ve
       mr        a
                               d›. Varaka çok önemli fleyler söylüyordu. Hazreti Mu-
    tavsiyeler içerir.
               r rr
                               hammed (sas.), bunlar› anlamaya çal›flt›. Yeni bir gö-
     quot;Gerçekten bu
         r t n                 revle karfl› karfl›ya oldu¤u aç›kt›. Art›k o, Yüce Allah
Kur'an, insanlar› en
  ra       a a
                               taraf›ndan görevlendirilmifl bir peygamberdi. K›rk
   do¤ru olan yola
      ¤     a      a
                               yafl›ndayd›. ‹nsanlar› do¤ru yola ça¤›racak ve kötü-
          götürür...quot;
           ö r r
                               lüklerle mücadele edecekti.
      (‹sra Suresi, 9. ayet)
                                                          ***
          mmYZnn
                               Hazreti Muhammed’e (sas.) Kur’an’›n ilk ayetlerini
                               okudu¤unda Hazreti Hatice, “Kimse inanmazsa ben
                               inan›r›m.” dedi. “fiimdi bana kim inan›r?” diyen
                               Hazreti Muhammed’in (sas.) omuzundaki yük biraz
                               olsun hafiflemiflti. Çünkü ona bir insan›n kald›rabi-
                               lece¤i en a¤›r sorumluluk yüklenmiflti. Hazreti Mu-
                               hammed (sas.), Hazreti Hatice gibi güvenilir, sad›k
                               ve anlay›fll› bir eflin deste¤iyle vahyin ilk s›k›nt›l› gün-
                               lerini aflm›flt›.
3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED   r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r   35




Yeni dini ilk kabul edenler, sevgili efli Hazreti Hatice
ve amcas›n›n o¤lu ve henüz küçük bir çocuk olan
Hazreti Ali idi. Peygamberimiz, ailesi ile birlikte giz-
li gizli Yüce Allah’a ibadet etmeye bafllad›. Bir taraf-
tan da Mekkelileri gizlice ‹slâm’a davet ediyordu. ‹n-
sanlar› dine davet ederken s›k›nt›larla karfl›lafl›yor,
hakarete u¤ruyordu. Bütün bunlara ra¤men kendisi-
ne inananlar birer ikifler ço¤al›yordu.




               Ça¤r› Yay›l›yor
Yüce Allah, Peygamberimizden yak›nlar›n› uyarma-                   Yak›n akrabalar›n›
                                                                    a n r aa n
s›n› istedi. Bunun üzerine bütün akrabas›n› ça¤›rarak              uyar!
                                                                     a
onlara bir ziyafet verdi. Yemekten sonra, onlar› ‹s-               ‹nananlara alçak
                                                                          a      a
lâm’a davet etti.                                                  gönüllü davran.
                                                                     ö         r
Peygamberimizin amcas› Ebu Leheb, buna sert tepki                  E¤er sana karfl›
                                                                    ¤ r
gösterdi ve “Akrabas›n› böyle kötü bir fleye davet                  gelirlerse, flüphesiz
                                                                       r r
eden baflka kimse görmedim!” dedi. Bunun üzerine                    ben sizin yapt›¤›n›z
                                                                     n      n    t¤n
herkes da¤›ld›. Peygamberimiz kararl›yd› ve ertesi                 fleylerden uza¤›m,
                                                                         r n a m
                                                                   de.
gün yeni bir davet verdi. Bu toplant›da, Yüce Allah’›n
varl›¤›n› ve birli¤ini, kendisinin onun son peygambe-              (fiuara Suresi, 214, 215, 216.

ri oldu¤unu anlatt›. Allah’›n kendisine yükledi¤i bu               ayetler)

yüce görevi kusursuz bir flekilde yerine getirmek isti-             mmYZnn
yordu.
Sevgili Peygamberimiz, yak›nlar›ndan sonra ça¤r›s›-
n› bütün Mekke halk›na duyurmak istiyordu. Mekke
meydan›na gelerek yüksekçe bir yere ç›kt› ve “Ku-
reyflliler!” diye seslendi. Sesi duyanlar toplanmaya
bafllad›. Peygamberimiz onlara:
36 r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r   3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED




–fiu da¤›n arkas›nda düflman var ve flimdi size sald›-
racak dersem bana inan›r m›s›n›z, diye sordu.
Onlar da hep bir a¤›zdan:
–Evet! Biz senin yalan söyledi¤ini daha önce hiç duy-
mad›k, dediler. Bunun üzerine Peygamberimiz flöyle
dedi:
–Allah’a yemin ederim ki bir gün öleceksiniz ve yine
bir gün dirilip bütün yapt›klar›n›z›n hesab›n› vere-
ceksiniz. ‹yiler için cennet, kötüler için de cehennem
vard›r. Ben sizi k›yamet gününün zorluklar›na karfl›
uyarmakla görevlendirildim. Allah’›n birli¤ine ve be-
nim peygamber oldu¤uma inananlar bu günün zor-
luklar›ndan kurtulacak, inanmayanlar ise büyük bir
s›k›nt› çekecektir. Bu ça¤r›da bana yard›m etmeye
haz›r m›s›n›z?
Meydanda toplananlar bu ça¤r› karfl›s›nda flafl›rd›lar.
Ebu Leheb, burada da düflmanl›¤›n› gösterdi ve yer-
den ald›¤› tafl› Sevgili Peygamberimize f›rlatt›:
–Bu saçma sapan fleyleri söylemek için mi bizi buraya
toplad›n, diye ba¤›rd›.
Peygamberimiz, bu toplant›lardaki ça¤r›s›na olumlu
bir cevap alamasa da bütün Mekkelilere ‹slâm'›n yü-
ce ça¤r›s›n› duyurmufl oldu.




                Erkam'›n Evi
Hattab o¤lu Ömer, cesur ve yi¤it biriydi. Kimse kar-
fl›s›na ç›kmak istemez, onu gören yolunu de¤ifltirir-
3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED   r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r   37




di. Hazreti Muhammed’in (sas.) peygamberli¤ini                     Habeflli Bilâl
ilân etti¤ini duymufl ve onu öldürmeye karar ver-                   Bir köle olan Bilâl,
                                                                      r         a
miflti. Yolda Nuaym’a rastlad›. Nuaym Müslüman                      Müslüman oldu.
                                                                          m
olmufltu, ancak bunu gizliyordu. Ömer’i k›zg›n bir                  Efendisi,
                                                                        n
flekilde görünce:                                                   kendisinden habersiz
                                                                       n n n               r
                                                                   Müslüman oldu¤u
                                                                          m             ¤
–Nereye böyle, diye sordu. Ömer:                                   için ona a¤›r
                                                                      n            r
–Muhammed’i öldürmeye gidiyorum, dedi. Nuaym                       iflkenceler yap›yordu.
                                                                        n     r          r
telâflla:                                                           Onu dininden
                                                                     n      nn n
                                                                   döndürmek için çöl
                                                                     ö     r          n
–Vallahi zor bir ifle giriflmiflsin, dedi. Hazreti Mu-                s›ca¤›nda kumlara
                                                                       a n a ma
hammed’i (sas.) korumak ve Ömer’i yolundan çevir-                  yat›r›p, gö¤sünün
                                                                     a r             n n
mek için:                                                          üzerine a¤›r tafllar
                                                                        rn        r     a
                                                                   koyuyor ve “E¤er
                                                                            r        ¤ r
–Sen onu b›rak da eniflten ve k›z kardefline bak! On-
                                                                   dininden
                                                                      nn n
lar da Müslüman oldular, dedi. Bunu duyan Ömer’in                  dönmezsen seni
                                                                     ö          n n
k›zg›nl›¤› iyice artt›. H›fl›mla enifltesinin evine yönel-           böyle öldürece¤im.”
                                                                     ö           r ¤m
di.                                                                diye tehdit ediyordu.
                                                                                t        r
Evin önüne geldi¤inde içeride bir fleylerin okundu-                 Hazreti Bilâl, bütün
                                                                     a r t             t n
                                                                   bu a¤›r iflkencelere
                                                                           r       n     r
¤unu duydu. Biraz dinledikten sonra enifltesi ve k›z
                                                                   ra¤men: n
kardeflinin Müslüman olduklar›n› anlad›. Ans›z›n
içeri girdi.                                                       –Allah birdir ve en
                                                                       a    r r
                                                                   büyüktür, diye
                                                                         t r
Enifltesi ve k›z kardefli daha ne oldu¤unu anlamadan                 hayk›r›yordu.
                                                                    a r r
onlar›n her birini evin bir köflesine f›rlatt›. O kadar si-         mmYZnn
nirlenmiflti ki onlar› öldürmek için k›l›c›na sar›ld›¤›
anda kanlar içinde kalan k›z kardefli, a¤layarak flöyle
hayk›rd›:
–Ömer, Allah’tan kork! Sen de duy ki, biz Müslüman
olduk. Ne yaparsan yap, bizi dinimizden vazgeçire-
mezsin. Biz asla dinimizden dönmeyece¤iz, dedi.
Ömer, k›z kardeflinin bu cesur ç›k›fl› karfl›s›nda flaflk›-
na dönmüfltü. O kim oluyordu da Ömer’e karfl› geli-
38 r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r   3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED




        Peygambere              yordu. Bir an duraksad› ve olanlara bir anlam vere-
             eziyet             medi. K›l›ç tutan elinin titredi¤ini hissetti. Oturdu ve
 Sahabeden Mümbit
  a a    n     m t              bir müddet düflündü. Sonra k›z kardefline ne oku-
          anlat›yor:
             a    r             duklar›n› sordu. K›z kardefli, Ömer’in öfkesinin azal-
                                d›¤›n› görünce okuduklar› ayetleri getirdi.
         Allah’›n elçisini
             a n           n
görmüfltüm. “Lâilâhe
  ö        t m                  K›z kardefli ve efli, flaflk›nl›kla Ömer’i izliyordu.
        illallah derseniz
           a a        r n       Ömer, Kur’an ayetlerini okumaya bafllad›. Okudu...
       kurtulursunuz.”,
           r      r n           Okudu... Okuduklar›ndan etkilenmiflti. O, h›rç›n
          diyordu. Böyle
                r               Ömer gitmifl, yerine farkl› bir Ömer gelmiflti. Sonra
                söyleyince
                  ö      n      Erkam’›n evini sordu. ‹çinde garip duygularla oraya
    insanlardan kimisi
     na a a              m
                                do¤ru yürümeye bafllad›.
ona tükürüyor, kimisi
 n           r     r m
bafl›na toprak at›yor,
  a n           r          r    Hazreti Muhammed (sas.), Allah’a iman edenlerin
 kimisi de kötü sözler
   m                        r   say›s› azken, dikkat çekmeden toplanabilecekleri bir
     söylüyordu. ‹kindi
      ö         r        n      yer ar›yordu. Erkam’›n evi gözden uzak say›l›rd›. Sev-
      vaktine kadar bu
       a tn            a        gili Peygamberimiz, arkadafllar›yla burada toplan›-
  böyle devam etti. O
    ö           a               yordu.
                      s›rada
                        r a
                                Nuaym, koflarak Erkam’›n evine geldi. Ömer’in Pey-
Peygamberimizin k›z›
      a        rm n
     Zeynep, içinde su
           n        n
                                gamberi öldürmek istedi¤ini orada bulunanlara an-
           dolu bir kapla
                    r      a    latt›. Evdeki herkes, canlar› pahas›na da olsa Pey-
       a¤layarak geldi.
             a a                gamberimizi korumak için k›l›çlar›n› çekmifl onu
Peygamberimiz, elini
       a        rm         n    bekliyordu.
      yüzünü y›kad› ve
              n       a         Ömer, Erkam’›n evine geldi¤inde derin bir sessizlik
   getirilen sudan içti.
      tr n          a t         vard›. ‹çeri girdi ve Peygamberimizle görüflmek iste-
                    K›z›na:
                         n
                                di¤ini söyledi. Peygamberimiz, onun yan›na gelme-
     –K›z›m a¤lama!
          m    a                sini istedi. Ömer, yavafl ad›mlarla Peygamberimizin
      Kuflkusuz Allah
                  a             yan›na yaklaflt›, diz çöktü ve a¤z›ndan flu sözcükler
 baban› koruyacakt›r,
  a a     r a a tr              döküldü:
               dedi.
                                –Lâilâhe illallah, Muhammedün Rasulullah (Al-
             mmYZnn
                                lah’tan baflka tanr› yoktur, Muhammed onun elçisi-
                                dir).
3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED   r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r   39




Erkam’›n evinde bulunan herkesin flaflk›n bak›fllar›
aras›nda Ömer Müslüman olmufltu.
Hazreti Ömer’in Müslüman olmas›, inananlar›n gü-
cüne güç katm›flt›. Art›k Müslümanlar, dinlerini giz-
leme ihtiyac› duymuyordu. Topluca Kâbe’ye gidip
namaz k›ld›lar. Gün geçtikçe say›lar› h›zla ço¤al›yor-
du. Erkam’›n evine s›¤maz oldular.
‹slâm’›n ça¤r›s›, Mekke d›fl›ndaki insanlara da ulaflt›-
r›lmal›yd›. Bunun için Peygamberimiz, Mekke d›fl›n-
daki kabileleri dolaflmaya bafllad›. Gitti¤i yerlerde
bazen iyi karfl›lan›yor, bazen de olmad›k hakaretlere
u¤ruyordu. Bütün olumsuzluklara ra¤men Peygam-
berimiz, y›lmadan, ümitsizli¤e kap›lmadan ‹slâm’›n
ça¤r›s›n› insanlara duyurmak için çaba gösteriyordu.



Y›ld›rma Hareketleri Bafll›yor
‹slâm’›n ça¤r›s›n› kabul eden insanlar›n say›s› h›zla
artmaya bafllam›flt›. Puta tapanlar bundan endiflele-
niyordu. Müslümanlar›n moralini bozmak ve insan-
lar›n ‹slâm’a yönelmesini engellemek için inananlar-
la toplum içinde alay etmeye bafllad›lar. Onlar› her
gördükleri yerde itip kak›yor ve kötü söz söylüyorlar-
d›. Sevgili Peygamberimizi gördüklerinde ise “Bak›n
hele, flu adam gökten haber al›yormufl!” diye alay edi-
yorlard›. Sadece bununla yetinmiyor, Peygamberi-
mizi çok iyi tan›d›klar› hâlde ona deli, sihirbaz, falc›
gibi sözlerle de hakaret ediyorlard›. Müslümanlara
karfl› yapt›klar› kötülükler o dereceye varm›flt› ki, on-
lar› öldürmeye bile kalk›flt›lar.
40 r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r   3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED




                                Ancak bütün y›ld›rmalara ra¤men ‹slâm’›n yay›lma-
            ‹lk flehitler        s›na engel olam›yorlard›. Hiç kimse dininden vaz-
Yasir ve efli Sümeyye
  a r               m           geçmiyordu. Ne yapacaklar›n› bilemez oldular. Mek-
  Müslüman oldular.
           m              a     ke’nin önde gelenleri kendi aralar›nda anlafl›p Pey-
 Müslüman olduklar›
          m               a     gamberimizin amcas› Ebu Talib’e gitmeye karar ver-
duyulunca iflkenceye
          n a         n         diler. Durumu ona anlatacak ve Peygamberimizi da-
    u¤rad›lar. Fakir ve
      ¤       a         r       vas›ndan vazgeçirmesini isteyeceklerdi. Ebu Talib’e:
güçsüz olduklar› için
                    a       n
 onlar› savunacak ve
   na            n a            –Ye¤eninle konufl, bu iflten vazgeçsin, dediler.
 koruyacak kimseleri
     r a a m                r   Ebu Talib, ye¤enini ça¤›rd› ve olanlar› anlatt›. Pey-
       yoktu. Dinlerine
            t       n rn        gamberimiz de buna karfl›l›k:
içtenlikle ba¤l›yd›lar.
  t n                     a
      Peygamberimize
             a       rm         –Günefli sa¤ elime, ay› sol elime verseler bile ölünce-
        karfl› ç›kan Ebu
          a         a           ye kadar mücadelemden vazgeçmeyece¤im, dedi.
      Cehil’in amans›z
               n
                                Asl›nda Ebu Talib, Mekkelilerin Müslümanlara yap-
    iflkencelerine karfl›
         n      rn
                                t›klar› iflkenceleri biliyordu. Peygamberimizin karar-
        taviz vermeden
                  r         n
                                l› oluflundan çok etkilenmifl, ona bir zarar gelmesini
   dinlerini yaflamaya
      n rn          a       a
devam ettiler. Onlar›
     a            r       a     istememiflti. Peygamberimize destek vermeye devam
              dinlerinden
                n rn n          etti:
vazgeçiremeyen Ebu
  a        r m n                –Üzülme, ben sa¤ oldukça onlar sana bir fley yapa-
        Cehil, sonunda
                    n n a       maz, dedi.
 onlar› m›zraklayarak
   na          r a a
                flehit etti.
                      t                                    ***
              Yasir ve efli
                a r             Mekkeli müflrikler, Peygamberimizi bu davadan vaz-
   Sümeyye, inançlar›
      m                   a     geçiremeyeceklerini anlay›nca baflka bir yol deneme-
u¤runa flehit olan ilk
  ¤ n            t a
                                ye karar verdiler. Kendi aralar›nda bir antlaflma im-
      Müslümanlard›r.
               m a r
                                zalayarak Kâbe’ye ast›lar.
             mmYZnn
                                Buna göre Müslümanlarla her türlü iliflkiyi kesmeye
                                karar verdiler. Peygamberimizin akrabas› ve Müslü-
                                manlar düflman kabul edildi. K›z al›p vermek, al›fl ve-
                                rifl yapmak ve konuflmak yasakland›.
                                Müslümanlar için uzun ve s›k›nt›l› bir dönem baflla-
3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED   r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r   41




m›flt›. Ticaret yapam›yor, bir fley al›p satam›yorlard›.
Açl›k ve yoksulluk dayan›lmaz olmufltu.
Üç y›l süren bu abluka, sonunda insafl› ve vicdanl›
birkaç Mekkeli'nin giriflimiyle kald›r›ld›. Aralar›nda
Peygamberimizin akrabas› olan birkaç kifli, Kâbe'nin
duvar›nda as›l› bulunan antlaflmay› y›rtarak boykotu
sona erdirdi. Müslümanlar bu boykottan güçlenerek
ç›kt›.

                                                                  Hazreti Hatice
                      Hüzün y›l›                                  Peygamberimizin efli
                                                                         a       rm n
Boykot bitmifl, Müslümanlar rahat bir nefes alm›fllar-              Hazreti Hatice’ye olan
                                                                    a r t                     a
d›. Boykotun bitiminden birkaç ay sonra Sevgili Pey-              sevgisi öylesine  n
gamberimizi çok üzen pefl pefle iki önemli olay oldu:               büyüktü ki, onu hiçbir
                                                                           t                    r
D›flar›daki yard›mc›s› amcas› Ebu Talib ve evdeki yar-             zaman unutamad›.
                                                                   a              t
d›mc›s› efli Hazreti Hatice’nin ölümleri. ‹kisi de en              Sevgili eflininnn
zor günlerinde onu yaln›z b›rakmam›fl ve ona çok bü-               deste¤ini, dostlu¤unu
                                                                       t ¤n           t ¤ n
                                                                  ve fedakârl›¤›n› her
                                                                           a r ¤n           r
yük destek olmufllard›. Dar günlerinin s›¤›nak nokta-
                                                                  f›rsatta anard›. Çünkü
                                                                    ra                     n
s›yd› her ikisi de. Üzüntü içerisinde “Bu günlerde
                                                                  efli Hazreti Hatice,
                                                                             r t
ümmetimin üzerine gelen bu iki musibetten hangisi-                Peygamberimize en
                                                                         a       rm
ne yanaca¤›m› bilemiyorum.” dedi. Bu y›l, onun için               zor günlerinde her
                                                                     r n rn                r
bir hüzün y›l›yd›.                                                yönden destek olmufl,
                                                                    ö      n      t      m
                                                                  kimsenin inanmad›¤›
                                                                    m nn                     ¤
                                                                  günlerde ona
                                                                      n r

        Yeni Yurt Aray›fllar›                                      inanm›flt›. Bunlar›
                                                                   n
                                                                  bilenn
                                                                              t

                                                                  Peygamberimizin
                                                                         a
                                                                                    na

                                                                                 rm n
                     Habeflistan                                   sonraki efli Hazreti
                                                                     n                 r t
Mekke’de yaflamak iyice zorlaflm›flt›. Müslümanlara                  Ayfle, Hazreti r t
                                                                  Hatice’ye g›pta
                                                                    a               t
yap›lan eziyetler gün geçtikçe art›yordu. Bunun üze-
                                                                  ederdi.
                                                                       r
rine Peygamberimiz, yeni bir yurt aray›fl›na girdi. ‹lk
olarak on befl kiflilik bir grubun Habeflistan’a göç et-             mmYZnn
42 r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r   3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED




mesine izin verdi. Bu, Müslümanlar›n ilk hicretiydi.
Müflrikler, geride kalan Müslümanlara bask›lar›n›
art›rm›fllard›. Bunalan Müslümanlar, ibadetlerini
yapmakta güçlük çekiyordu. Bir y›l sonra Habeflis-
tan’a, bu defa yüz kiflilik bir grup daha gitti. Mekkeli
müflrikler, buna engel olmak için Habeflistan’a elçi
gönderdi.
Habeflistan Kral› Necafli’nin huzuruna varan elçiler,
getirdikleri pahal› hediyeleri ona sundular. Kral, on-
lara kim olduklar›n› sorunca elçiler:
–Biz Mekke’den geliyoruz. Mekke’den kaç›p ülkeni-
ze s›¤›nan kiflileri almaya geldik, dediler.
Necafli, elçilere:
–Bu insanlar› niçin almak istiyorsunuz, diye sordu.
Elçiler, Habeflistan’a gelen bu insanlar›n atalar›n›n
dinini inkâr ettiklerini, baflka bir dine inand›klar›n›,
bunu yaymaya çal›flt›klar›n›, kendilerinin de buna
engel olmak istediklerini söylediler.
K›sa bir sessizlikten sonra Necafli, oturdu¤u yerden
aya¤a kalkt›. Bir an için ülkesine s›¤›nan Müslüman-
lar› müflriklere teslim etmeyi düflündü. Ne var ki bu,
onun adalet anlay›fl›na s›¤mazd›. Suçlanan taraf› da
dinlemesi gerekiyordu. Kral, ülkesine s›¤›nan Müs-
lümanlar›n huzuruna getirilmesini emretti.
Necafli, elçilerin kendisine anlatt›klar›n› Müslüman-
lara aktard›. Sizin söyleyece¤iniz bir fley var m›, diye
sordu. Bunun üzerine Müslümanlar›n aras›ndan Ebu
Talib’in o¤lu Cafer, öne ç›karak flöyle dedi:
–Biz bo¤az›m›za kadar kötülü¤e batm›flt›k. Allah bi-
ze aram›zdan, do¤ru, güvenilir ve soylu bildi¤imiz bir
3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED   r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r   43
44 r   PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM   r   3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED




kifliyi peygamber olarak gönderdi. Bu peygamber,
bizi Allah’› bir bilmeye ve ona ibadet etmeye, babala-
r›m›z›n tapt›¤› putlar› b›rakmaya ça¤›rd›. Bize do¤ru
söylemeyi, emanetleri korumay›, akrabal›k ba¤lar›n›
s›k› tutmay›, komflularla iyi geçinmeyi, kan davas›n-
dan vazgeçmeyi emretti. Ahlâks›zl›k yapmay›, yalan
yere flahitlik etmeyi, yetim mal› yemeyi ve namuslu
kad›nlara iftira etmeyi yasaklad›. Sadece Allah’a iba-
det etmemizi ve ona hiçbir fleyi ortak koflmamam›z›
emretti. Biz de ona inand›k ve söylediklerini kabul et-
tik. Allah ona ne emrettiyse biz de onlara uyduk. He-
lâl k›ld›klar›n› helâl kabul ettik. Fakat kabilemiz bize
çok kötü davrand›, iflkence etti. Bizi dinimizden çe-
virmek için türlü türlü bask› yapt›. Bunun üzerine
baflka çare bulamad›k ve Peygamberimizin tavsiye-
siyle senin ülkene s›¤›nd›k.
Necafli, anlat›lanlar› dikkatle dinledi. Cafer’den, Al-
lah’tan gelen ayetleri okumas›n› istedi. Cafer, krala
Meryem Suresinin bir bölümünü okudu. Allah’›n
ayetlerini dinleyen Necafli, elçilerin anlatt›klar›n›n
do¤ru olmad›¤›n› anlad›. Elçilere, Müslümanlar›
kendilerine teslim etmeyece¤ini, isterlerse ülkesinde
rahat ve huzur içerisinde yaflayabileceklerini söyledi.
Elçileri, getirdikleri hediyelerle birlikte geri gönder-
di. Onlar da elleri bofl bir flekilde Mekke’ye döndüler.


                          Taif
Sevgili Peygamberimiz, evlâtl›¤› Zeyd’le birlikte
Mekke’ye altm›fl kilometre uzakl›kta olan Taif’e gitti.
Amac› Mekke’deki s›k›nt›lardan biraz uzaklaflmak ve
farkl› kimselere ‹slâm’› anlatmakt›.
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)
Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)

More Related Content

What's hot

Umre Turları Bilgilendirme
Umre Turları BilgilendirmeUmre Turları Bilgilendirme
Umre Turları Bilgilendirmefatihd
 
Irsad Kutludogum 2010
Irsad Kutludogum 2010Irsad Kutludogum 2010
Irsad Kutludogum 2010guest6771428
 
İmam gazali yol gidenlerin kılavuzu ve arayanların bahçesi
İmam gazali   yol gidenlerin kılavuzu ve arayanların bahçesiİmam gazali   yol gidenlerin kılavuzu ve arayanların bahçesi
İmam gazali yol gidenlerin kılavuzu ve arayanların bahçesiSelçuk Sarıcı
 
Dini Hikayeler
Dini HikayelerDini Hikayeler
Dini Hikayelergelresule
 
Nuraniyetle Tanima Hutbesi
Nuraniyetle Tanima HutbesiNuraniyetle Tanima Hutbesi
Nuraniyetle Tanima Hutbesiguestafb6d2
 
Ilkokul 9.hafta allahin insanlara mesaji
Ilkokul 9.hafta allahin insanlara mesajiIlkokul 9.hafta allahin insanlara mesaji
Ilkokul 9.hafta allahin insanlara mesajiserizci
 
Cahiliye toplumunu terketmek. turkish (türkçe)
Cahiliye toplumunu terketmek. turkish (türkçe)Cahiliye toplumunu terketmek. turkish (türkçe)
Cahiliye toplumunu terketmek. turkish (türkçe)HarunyahyaTurkish
 
Namazladirilis
NamazladirilisNamazladirilis
Namazladirilisgelresule
 
şIa Mensubuna Nasihat Ebu Bekr Elcezairi
şIa Mensubuna Nasihat Ebu Bekr ElcezairişIa Mensubuna Nasihat Ebu Bekr Elcezairi
şIa Mensubuna Nasihat Ebu Bekr Elcezairiguestd1cbe2
 

What's hot (20)

Umre Turları Bilgilendirme
Umre Turları BilgilendirmeUmre Turları Bilgilendirme
Umre Turları Bilgilendirme
 
23.Mektup
23.Mektup23.Mektup
23.Mektup
 
13.Sua
13.Sua13.Sua
13.Sua
 
Irsad Kutludogum 2010
Irsad Kutludogum 2010Irsad Kutludogum 2010
Irsad Kutludogum 2010
 
40 Hadis
40 Hadis40 Hadis
40 Hadis
 
İmam gazali yol gidenlerin kılavuzu ve arayanların bahçesi
İmam gazali   yol gidenlerin kılavuzu ve arayanların bahçesiİmam gazali   yol gidenlerin kılavuzu ve arayanların bahçesi
İmam gazali yol gidenlerin kılavuzu ve arayanların bahçesi
 
Mukaddeme (Itizar)
Mukaddeme (Itizar)Mukaddeme (Itizar)
Mukaddeme (Itizar)
 
Hicretsunum
HicretsunumHicretsunum
Hicretsunum
 
Tevazu
TevazuTevazu
Tevazu
 
İhlas
İhlasİhlas
İhlas
 
Es Sadık
Es SadıkEs Sadık
Es Sadık
 
4.Lema
4.Lema4.Lema
4.Lema
 
Dini Hikayeler
Dini HikayelerDini Hikayeler
Dini Hikayeler
 
Nuraniyetle Tanima Hutbesi
Nuraniyetle Tanima HutbesiNuraniyetle Tanima Hutbesi
Nuraniyetle Tanima Hutbesi
 
El Müstakim
El MüstakimEl Müstakim
El Müstakim
 
Ilkokul 9.hafta allahin insanlara mesaji
Ilkokul 9.hafta allahin insanlara mesajiIlkokul 9.hafta allahin insanlara mesaji
Ilkokul 9.hafta allahin insanlara mesaji
 
Cahiliye toplumunu terketmek. turkish (türkçe)
Cahiliye toplumunu terketmek. turkish (türkçe)Cahiliye toplumunu terketmek. turkish (türkçe)
Cahiliye toplumunu terketmek. turkish (türkçe)
 
Namazladirilis
NamazladirilisNamazladirilis
Namazladirilis
 
şIa Mensubuna Nasihat Ebu Bekr Elcezairi
şIa Mensubuna Nasihat Ebu Bekr ElcezairişIa Mensubuna Nasihat Ebu Bekr Elcezairi
şIa Mensubuna Nasihat Ebu Bekr Elcezairi
 
Kardeşlik
KardeşlikKardeşlik
Kardeşlik
 

Similar to Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)

Similar to Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin) (20)

01 Emirdag Lahikasi Ii Ifademin Kisacik Bir Tetimmesi 307
01 Emirdag Lahikasi Ii   Ifademin Kisacik Bir Tetimmesi  30701 Emirdag Lahikasi Ii   Ifademin Kisacik Bir Tetimmesi  307
01 Emirdag Lahikasi Ii Ifademin Kisacik Bir Tetimmesi 307
 
Dualarimi Ogreniyorum
Dualarimi OgreniyorumDualarimi Ogreniyorum
Dualarimi Ogreniyorum
 
31.Soz
31.Soz31.Soz
31.Soz
 
12.Sua
12.Sua12.Sua
12.Sua
 
Denizli Lahikasi
Denizli LahikasiDenizli Lahikasi
Denizli Lahikasi
 
25.Soz
25.Soz25.Soz
25.Soz
 
Kuranda Seytan
Kuranda SeytanKuranda Seytan
Kuranda Seytan
 
23.Lema
23.Lema23.Lema
23.Lema
 
19.Soz
19.Soz19.Soz
19.Soz
 
17.Mektup
17.Mektup17.Mektup
17.Mektup
 
9. Mesele
9. Mesele9. Mesele
9. Mesele
 
3. Huccet I Imaniye
3. Huccet I  Imaniye3. Huccet I  Imaniye
3. Huccet I Imaniye
 
14.Sua
14.Sua14.Sua
14.Sua
 
11.Sua
11.Sua11.Sua
11.Sua
 
Nasreddin Hoca Fikralari
Nasreddin Hoca FikralariNasreddin Hoca Fikralari
Nasreddin Hoca Fikralari
 
Emirdag Lahikasi I Mektub 065 144
Emirdag Lahikasi I   Mektub 065 144Emirdag Lahikasi I   Mektub 065 144
Emirdag Lahikasi I Mektub 065 144
 
2.Soz
2.Soz2.Soz
2.Soz
 
Peygamberimizin hayati
Peygamberimizin hayatiPeygamberimizin hayati
Peygamberimizin hayati
 
26.Lema
26.Lema26.Lema
26.Lema
 
Mahiyet I KüFüR
Mahiyet I KüFüRMahiyet I KüFüR
Mahiyet I KüFüR
 

More from gelresule

Elif ba dersi
Elif ba dersi Elif ba dersi
Elif ba dersi gelresule
 
tagut ve_destekcileri
 tagut ve_destekcileri tagut ve_destekcileri
tagut ve_destekcilerigelresule
 
En Cok Maas Alan Milletvekiller
En Cok Maas Alan MilletvekillerEn Cok Maas Alan Milletvekiller
En Cok Maas Alan Milletvekillergelresule
 
Dini hikayeler 1
Dini hikayeler 1Dini hikayeler 1
Dini hikayeler 1gelresule
 
Kiyamet Alametleri Ahmed Ziyauddin Gumushanevi
Kiyamet Alametleri   Ahmed Ziyauddin Gumushanevi Kiyamet Alametleri   Ahmed Ziyauddin Gumushanevi
Kiyamet Alametleri Ahmed Ziyauddin Gumushanevi gelresule
 
Hz Isa Ve Hz Mehdi
Hz Isa Ve  Hz MehdiHz Isa Ve  Hz Mehdi
Hz Isa Ve Hz Mehdigelresule
 
Ramazanda Ayinda Dikkat Edilecek Hususlar
Ramazanda Ayinda Dikkat Edilecek HususlarRamazanda Ayinda Dikkat Edilecek Hususlar
Ramazanda Ayinda Dikkat Edilecek Hususlargelresule
 
Kiyamet Alemetleri
Kiyamet AlemetleriKiyamet Alemetleri
Kiyamet Alemetlerigelresule
 
Kiyamet alametleri
Kiyamet  alametleriKiyamet  alametleri
Kiyamet alametlerigelresule
 
Elif Ba Dersi Www.Gelresule.Tr.Gg A5 01 32
Elif Ba Dersi  Www.Gelresule.Tr.Gg  A5 01 32Elif Ba Dersi  Www.Gelresule.Tr.Gg  A5 01 32
Elif Ba Dersi Www.Gelresule.Tr.Gg A5 01 32gelresule
 
Elif Ba A13 24
Elif Ba A13 24Elif Ba A13 24
Elif Ba A13 24gelresule
 
Elif Ba A1 12
  Elif Ba  A1 12  Elif Ba  A1 12
Elif Ba A1 12gelresule
 
Ahiret Menzilleri
Ahiret MenzilleriAhiret Menzilleri
Ahiret Menzillerigelresule
 
Kuran'i Kerim Meali
Kuran'i Kerim MealiKuran'i Kerim Meali
Kuran'i Kerim Mealigelresule
 
Kiyamet Ve Ahiret
Kiyamet Ve AhiretKiyamet Ve Ahiret
Kiyamet Ve Ahiretgelresule
 
Namaz kilmayanin Hali
Namaz kilmayanin  HaliNamaz kilmayanin  Hali
Namaz kilmayanin Haligelresule
 

More from gelresule (20)

Elif ba dersi
Elif ba dersi Elif ba dersi
Elif ba dersi
 
tagut ve_destekcileri
 tagut ve_destekcileri tagut ve_destekcileri
tagut ve_destekcileri
 
En Cok Maas Alan Milletvekiller
En Cok Maas Alan MilletvekillerEn Cok Maas Alan Milletvekiller
En Cok Maas Alan Milletvekiller
 
Dini hikayeler 1
Dini hikayeler 1Dini hikayeler 1
Dini hikayeler 1
 
Kiyamet Alametleri Ahmed Ziyauddin Gumushanevi
Kiyamet Alametleri   Ahmed Ziyauddin Gumushanevi Kiyamet Alametleri   Ahmed Ziyauddin Gumushanevi
Kiyamet Alametleri Ahmed Ziyauddin Gumushanevi
 
Hz Isa Ve Hz Mehdi
Hz Isa Ve  Hz MehdiHz Isa Ve  Hz Mehdi
Hz Isa Ve Hz Mehdi
 
Ramazanda Ayinda Dikkat Edilecek Hususlar
Ramazanda Ayinda Dikkat Edilecek HususlarRamazanda Ayinda Dikkat Edilecek Hususlar
Ramazanda Ayinda Dikkat Edilecek Hususlar
 
Kiyamet Alemetleri
Kiyamet AlemetleriKiyamet Alemetleri
Kiyamet Alemetleri
 
Kiyamet alametleri
Kiyamet  alametleriKiyamet  alametleri
Kiyamet alametleri
 
Sozluk
SozlukSozluk
Sozluk
 
Tesbihat
TesbihatTesbihat
Tesbihat
 
Cevsen
CevsenCevsen
Cevsen
 
Elif Ba Dersi Www.Gelresule.Tr.Gg A5 01 32
Elif Ba Dersi  Www.Gelresule.Tr.Gg  A5 01 32Elif Ba Dersi  Www.Gelresule.Tr.Gg  A5 01 32
Elif Ba Dersi Www.Gelresule.Tr.Gg A5 01 32
 
Elif Ba A13 24
Elif Ba A13 24Elif Ba A13 24
Elif Ba A13 24
 
Elif Ba A1 12
  Elif Ba  A1 12  Elif Ba  A1 12
Elif Ba A1 12
 
Ahiret Menzilleri
Ahiret MenzilleriAhiret Menzilleri
Ahiret Menzilleri
 
Fikra
FikraFikra
Fikra
 
Kuran'i Kerim Meali
Kuran'i Kerim MealiKuran'i Kerim Meali
Kuran'i Kerim Meali
 
Kiyamet Ve Ahiret
Kiyamet Ve AhiretKiyamet Ve Ahiret
Kiyamet Ve Ahiret
 
Namaz kilmayanin Hali
Namaz kilmayanin  HaliNamaz kilmayanin  Hali
Namaz kilmayanin Hali
 

Peygamberimizi Ogreniyorum (Cocuklar Icin)

  • 2.
  • 3.
  • 4. Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤› Yay›nlar›: 639 SUNUfi Çocuk Kitaplar›: 160 Çocuklar merhaba! Peygamberimi Ö¤reniyorum (Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi ö¤retmenlerinden Peygamberimizi tan›mak ve onu sevmek mutluluk- oluflan bir komisyon taraf›ndan haz›rlanm›flt›r.) lar›n en güzelidir. Onun hayat›, bizim için güzel ör- neklerle doludur. Bu kitapta, Peygamberimizin ör- Resimleyen Osman Turhan nek yaflant›s›n› ve ‹slâm dinini anlatmak için verdi- ¤i mücadeleyi okuyacaks›n›z. Yay›n Yönetmeni Peygamberimiz, her fleyden önce bir babayd›. Ço- Mehmet Erdo¤an cuklar›n› çok sever ve onlarla ilgilenirdi. Efline karfl› Görsel Yönetmen sayg›l› ve yard›m severdi. Arkadafllar›, her zaman Nurullah Özbay ve her konuda ona sonsuz güven duyard›. Koordinasyon ‹nsanlar› iyili¤e, güzelli¤e, do¤rulu¤a, bilgili ve ah- Dr. Ömer Menekfle lâkl› olmaya ve baflka insanlara yard›m etmeye ça- ¤›r›rd›. Düzelti Kas›m Gezen Yalan söylemekten, h›rs›zl›k yapmaktan, adam öl- Mustafa Kaya dürmekten, içki içmekten, kumar oynamaktan, Ramazan Özalpdemir baflkalar›na zarar vermekten ve çevreyi kirletmek- ten insanlar›n uzak durmas›n› isterdi. Son Okuma Ali Öztürk Peygamberimiz, insanlar›n mutlulu¤u için türlü türlü zorluklara katland›. Aç kald›, susuz kald›, tafl- Arka Kapak land›, yurdundan sürgün edildi ve savafllarda yara- Arif Nihat Asya’n›n land›, ama hiçbir zaman mücadelesinden vazgeç- Dualar ve Aminler kitab›n›n “Naat” fliirinden medi. Çünkü o, Yüce Allah taraf›ndan insanlara kurtulufl yolu olan ‹slâm’› anlatmak için görevlen- Din ‹flleri Yüksek Kurulu Karar› dirilmiflti. 07.04.2005/66 Sevgili çocuklar! 2006-06-Y-0003-639 Bizim dinimiz ‹slâm, Peygamberimiz Hazreti Mu- ISBN 975-19-3707-8 3. Bask›, 2006 hammed (sas.) ve kutsal kitab›m›z Kur’an’d›r. Biz- ler, Yüce Allah’a inan›p Peygamberimizi sever ve Bask› kutsal kitab›m›z›n buyruklar›n› yerine getirirsek Yenigün Matbaac›l›k mutlu ve baflar›l› oluruz. 0312 384 61 83 Öyleyse Peygamberimizi iyi tan›mal›, çokça sevme- © Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤› li ve onu kendimize örnek almal›y›z. Elinizdeki ki- Dini Yay›nlar Dairesi Baflkanl›¤› tap, size bu konuda yard›mc› olmak için haz›rlan- d›. Be¤enece¤inizi ve zevkle okuyaca¤›n›z› umuyo- ‹letiflim Adresi Eskiflehir Yolu 9. km. ruz. Çankaya / Ankara Siz bizim gelece¤imizsiniz ve sizi çok seviyoruz... Tel.: 0 (312) 295 73 06 Faks: 0 (312) 284 72 88 diniyayinlar@diyanet.gov.tr D‹YANET ‹fiLER‹ BAfiKANLI⁄I
  • 5. PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM A D‹YANET ‹fiLER‹ BAfiKANLI⁄I YAYINLARI ANKARA 2006
  • 6. ‹çindekiler B‹R‹NC‹ BÖLÜM YET‹M MUHAMMED HERKES ONU BEKL‹YORDU 09 KUTLU B‹R DO⁄UM 11 ANNEDEN ‹LK AYRILIfi ve GURBET 13 ANNEN‹N SON ÖPÜCÜ⁄Ü 16 DEDES‹ ABDULMUTTAL‹B 17 AMCASI EBU TAL‹B 18 ‹K‹NC‹ BÖLÜM GENÇ MUHAMMED HAKSIZLIKLARLA MÜCADELEDE DAYANIfiMA 21 EVL‹L‹⁄E G‹DEN YOL 23 ÖRNEK B‹R Efi ve ÖRNEK B‹R BABA 25 HERKES ONA GÜVEN‹YORDU 28 ÜÇÜNCÜ BÖLÜM ELÇ‹ MUHAMMED CEBRA‹L ile ‹LK BULUfiMA 31 SIRDAfi HAT‹CE 33 ÇA⁄RI YAYILIYOR 35 ERKAM'IN EV‹ 36 YILDIRMA HAREKETLER‹ BAfiLIYOR 39 Hüzün y›l› 41 YEN‹ YURT ARAYIfiLARI 41 Habeflistan 41 Taif 44 Akabe: Medine’ye giden yol 45 DÖRDÜNCÜ BÖLÜM MED‹NE'YE H‹CRET DÖNMEK ‹Ç‹N G‹D‹YORUZ 49 HERKES ONU BEKL‹YORDU 51
  • 7. BEfi‹NC‹ BÖLÜM MED‹NE: B‹R MEDEN‹YET fiEHR‹ B‹R MEDEN‹YET KURULUYOR 55 Cami 55 Ezan 56 Yerleflim yeri 56 Kardefllik 57 Birlikte yaflama 57 Herkes okullu oldu 59 Ramazan 59 DÜfiMANLIK SÜRÜYOR 60 Dönüm noktas›: Bedir 61 Ac› tecrübe: Uhud 63 Her yol deneniyor: Suikastlar 65 Çetin s›nav: Hendek 66 ALTINCI BÖLÜM EVE DÖNÜfi HUDEYB‹YE ANTLAfiMASI 69 HEDEF BÜTÜN DÜNYA 71 MEKKE'N‹N FETH‹ ve EVE DÖNÜfi 72 YED‹NC‹ BÖLÜM HERKES ONA A⁄LIYORDU VEDA HACCI ve VEDA HUTBES‹ 75 VEDA 76 AYRILIfi: HERKES ONA A⁄LIYORDU 77 TAR‹H SIRASINA GÖRE HZ. MUHAMMED’‹N (SAS.) HAYATI 79
  • 8.
  • 9. 1. BÖLÜM: YET‹M MUHAMMED r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 9 B‹R‹NC‹ BÖLÜM YET‹M MUHAMMED Herkes Onu Bekliyordu Müslümanl›ktan önceki döneme cahiliye denir. Bu dönemde insanlar kötü bir hayat yafl›yordu. Güçsüz ve yoksullar köle yap›l›yor, toplumdan d›fllan›yordu. Komflulu¤a önem verilmiyor, insanlar birbirine gü- venmiyordu. Kad›na de¤er verilmiyor, k›z çocuklar› diri diri topra¤a gömülüyordu. ‹nsanlar putlara tap›- yor ve sap›k inan›fllara yöneliyordu. O dönemin ta- n›klar›ndan ikisi yaflad›klar›n› flu sözlerle anlatm›fl- lard›r: “Biz, bilgisizlik ve barbarl›k içinde yafl›yorduk. Putla- ra tap›yor, ahlâks›zl›k yap›yor, akrabalar›m›zla kavga ediyorduk. Komfluluk haklar›na hiç önem vermiyor- duk. Güçlülerimiz zay›flar›m›z› eziyordu.”
  • 10. 10 r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 1. BÖLÜM: YET‹M MUHAMMED “Biz cahiliye dönemini yaflam›fl insanlar›z. Putlara ta- par, çocuklar›m›z› öldürürdük. Benim de bir k›z ço- cu¤um vard›. Ça¤›rd›¤›m zaman koflarak yan›ma ge- lirdi. Bir gün yine onu ça¤›rd›m ve yan›ma geldi. Onu al›p evimizin yak›n›ndaki bir kuyuya götürdüm. Elin- den tutarak bir hamlede kuyuya at›verdim. K›z›m›n son sözleri “Babaaa!” fleklindeki 盤l›¤›yd›. Bu 盤l›k hâlâ kulaklar›mda ç›nl›yor.” Yaflananlar sadece bunlar m›yd›? Elbette ki hay›r. ‹nsanlar, Allah yerine putlara tap›yordu. Allah’›n evi olan Kâbe’nin içini putlarla doldurmufllard›. ‹nsanlar, pazarlarda bir eflya gibi al›n›p sat›l›yordu. ‹nsan›n hiçbir de¤eri yoktu. Güçlü olan zay›f olan› ezerdi. Haks›zl›¤a u¤rayan›n hakk›n› arayaca¤› bir yer yoktu. Kötülük, yapan›n ya- n›na kâr kal›rd›. ‹nsanlar su gibi içki içer, kötü kad›nlarla birlikte olur, gece sabahlara kadar kumar oynard›. Baz› insanlar bu kötü gidiflten rahats›z oluyordu. An- cak yapacaklar› pek bir fley de yoktu. Çünkü say›lar› çok azd›. Üzülüyorlard›. ‹nsanlar, kendilerine do¤ru yolu gösterecek birinin gelmesini bekliyor, içlerinde hep bu umudu tafl›yorlard›. Geçmiflte oldu¤u gibi Al- lah, onlara da bir peygamber gönderecek miydi? Herkes bu sorunun cevab›n› merak ediyordu. Geç- miflte de bu türden sorunlar yaflanm›flt›. Her defas›n- da Allah, insanlara do¤ru yolu göstermek için pey- gamberler göndermiflti. Gönderilen peygamberler, do¤ru yolu anlatm›fllar, insanlardan baz›lar› onlara inanm›fl, baz›lar› da inkâr etmiflti.
  • 11. 1. BÖLÜM: YET‹M MUHAMMED r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 11 Örne¤in Nuh, Salih, Hud, Yüce Allah taraf›ndan gönderilen peygamberlerdendi. Toplumlar›, Mekke halk› gibi do¤ru yoldan uzaklaflt›¤› için Allah onlar› uyarmak üzere peygamberler göndermiflti. Bu pey- gamberler, Allah’›n emirlerini anlatmak için müca- dele ettiler. ‹brahim de büyük mücadeleler vermifl bir peygam- berdi. Peygamber oldu¤una inanmayanlar onu atefl- te yakmak istemifl, ama Yüce Allah, onu ateflten kur- tarm›flt›. Allah, baz› peygamberlerine kitap göndermiflti. Pey- gamberler, bu kitaplarla toplumlar›n› ayd›nlatm›flt›. Allah, Musa Peygambere Tevrat’›, Davud Peygambe- re Zebur’u, ‹sa Peygambere de ‹ncil’i göndermiflti. Bu peygamberlerin hepsi insanlar› do¤rulu¤a, iyili- ¤e, güzelli¤e ça¤›rm›flt›r. ‹sa Peygamberden sonra yaklafl›k alt› yüz y›l geçmifl- ti. ‹nsanlar yine birbirlerine kötülük yapmaya ve Al- lah’›n buyruklar›na isyan etmeye bafllam›flt›. Bilgin- ler, art›k bir peygamberin gelme zaman›n›n yaklaflt›- ¤›n› düflünüyordu. Herkes bir peygamberin gelmesi- ni bekliyordu. Kutlu Bir Do¤um 571 y›l›n›n Nisan ay›yd›. nn a Nisan ay›n›n son günleriydi. Abdulmuttalib bir torun Ay›n yirmisiydi. n r bekliyordu. Gözü yollardayd›. Her an bir müjde ala- Peygamberimiz a rm bilirdi. K›sa bir süre önce yaflad›klar›n› hat›rlayarak dünyaya geldi. n a a yüzünü Kâbe’ye döndü. Gözlerinin önünden yafla- mmYZnn
  • 12. 12 r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 1. BÖLÜM: YET‹M MUHAMMED d›klar› geçti: Kâbe’yi y›kmaya gelen Yemen valisi Eb- Kâbe’yi y›kmaya m a rehe ile karfl›laflmas› ve onun, develerini rehin al›fl› gelen fil ordusuna n n akl›na geldi. Ebrehe, Kâbe’yi y›kmamas› için Abdul- Rabbinin ne a nn muttalib’in yalvarmas›n› beklerken, “Ben develerin yapt›¤›n› görmedin a t¤n n mi? Onlar›a sahibiyim, onlar› korumakla yükümlüyüm. Kâbe’nin bozguna n sahibi Yüce Allah’t›r, onu Allah koruyacakt›r!” dedi- u¤ratmad› m›? ¤ ¤ini hat›rlad›. Allah, Kâbe’sini korumufltu. Böylece Onlar›n üzerine na n rn k›zg›n tafllar atan n a onun büyüklü¤ünü bir kez daha hissetmiflti. kufl sürüsü r –O¤lum Abdullah, dedi kendi kendine, yutkundu. gönderdi. Sonunda ö r n n a onlar› darmada¤›n na a n ‹çini bir hüzün kaplam›flt›. Kolay de¤ildi, o¤lu Abdul- edilmifl ekin m n lah’› Âmine ile evlendirdikten k›sa bir süre sonra kay- tarlas›na çevirdi. a n r betmiflti. fiimdi heyecanla torununun do¤um haberi- (Fil Suresi) ni bekliyordu. mmYZnn Tam o s›rada koflarak biri geldi ve “Müjde Abdulmut- O, seni yetim bulup n tm talib, bir torunun oldu.” dedi. ‹htiyar kalbinin h›zla bar›nd›rmad› m›? a n r çarpt›¤›n› hissetti. Gözlerinden sevinç gözyafllar› sü- (Duha Suresi, 6. ayet) zülüverdi. mmYZnn H›zl› ad›mlarla eve geldi. Eve girdi¤inde her taraftan
  • 13. 1. BÖLÜM: YET‹M MUHAMMED r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 13 minik torununun a¤lama sesleri duyuluyordu. Onu kuca¤›na ald›, hüzünle kar›fl›k bir sevinç kaplad› yü- re¤ini. Onu öpüp koklarken o¤lu Abdullah’›n koku- sunu hissetti. A¤lamakl› oldu. Gözyafl›n› kimse gör- sün istemedi, onu yüre¤ine ak›tt›. Âmine’ye döndü, çocu¤un ad›n› ne koyal›m, diye sordu. Âmine, “Mu- hammed” dedi. Abdulmuttalib bir an duraksad›, bu isim ailesine yabanc›yd›. Âmine, rüyas›nda kendisine “Senin bir o¤lun olacak, ad›n› Muhammed koyacak- s›n!” denildi¤ini anlatt›. Bunun üzerine dede Abdul- muttalib yetim torununa Muhammed ad›n› koydu. Sonra dedesi, küçük torununu al›p Kâbe’ye götürdü. Kendisine bir torun verdi¤i için ellerini aç›p Yüce Al- lah’a flükretti. “Niçin Muhammed ad›n› koydun?” di- ye soranlara, “‹nsanlar ve Allah onu övsün.” diye kar- fl›l›k verdi. Abdulmuttalib, Kâbe’den eve dönünce, yeni do¤an bebe¤i görmek için han›m› ve o¤lu Abbas’›n Âmi- ne’nin evine geldiklerini gördü. Abbas henüz üç ya- fl›ndayd›. Usulca bebe¤in yan›na gitti. fiaflk›n bak›fl- larla bebe¤i süzdü ve küçük eliyle onun minik yüzü- ne dokundu. Onu öpmek istedi. Befli¤ine e¤ildi ve onu öptü. Anneden ‹lk Ayr›l›fl ve Gurbet Havas› çok s›cak olan Mekke, bebeklerin sa¤l›kl› bü- yümesine uygun de¤ildi. Bu yüzden Mekke’deki bir- çok aile, yeni do¤an bebeklerini sa¤l›kl› büyümeleri
  • 14. 14 r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 1. BÖLÜM: YET‹M MUHAMMED Y›llar sonra Halime, a n m için köylerdeki sütannelere verirdi. Köylerde ise ço- bir gün r n cuk bak›c›l›¤› bir gelir kayna¤›yd›. Peygamberimizi a rm görmek için, Mekke’ye ö n Muhammed do¤al› bir hafta olmufltu. Âmine de bu geldi. Peygamberimiz a rm gelene¤e uyarak çocu¤unu büyütecek bir sütanne Halime’yi görünce a m n aramaya koyuldu. Ancak hiçbir sütanne, dul bir kad›- “Sevgili anneci¤im!” ¤m diyerek ona sar›ld›. r n›n yetim çocu¤una bakmak istemiyordu. Çünkü Sütannesini evinde t n n bekledikleri ücreti alamayacaklar›n› düflünüyorlar- a¤›rlayarak bir ra a r d›. iste¤inin olup t ¤nn olmad›¤›n› sordu. m ¤n r Bu s›rada bir yandan da dedesi sütanne ar›yordu. Halime de a m Abdulmuttalib, torununu kuca¤›na alarak araflt›rma- köylerindeki k›tl›k ve ö rn t ya bafllad›. O da umdu¤unu bulamad›, ama y›lmad› kurakl›ktan dert yand›. r t r Peygamberimiz de a rm ve aramaya devam etti. Uzun aramalardan sonra ad› ona k›rk koyun ve bir n r n r Halime olan bir kad›na rastlad› ve ona, “Yetim toru- deve hediye etti. numa sütannelik yapar m›s›n?” diye sordu. Halime mmYZnn biraz duraklad›. Yetim bir çocu¤a bakmak konusun- da pek istekli de¤ildi. Ne var ki sütannelik yapaca¤›
  • 15. 1. BÖLÜM: YET‹M MUHAMMED r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 15 baflka bir çocuk da bulamam›flt›. Kocas›na dan›flarak Abdulmuttalib’in teklifini kabul etti. Halime, Muhammed’i al›p dönüfl haz›rl›klar›n› ta- mamlad›ktan sonra yola ç›kt›. Uzun bir yolculu¤un ard›ndan köye vard›lar. Muhammed, yeni ailesinin yan›nda h›zla büyüyordu. Sütkardeflleri fieyma ve Abdullah da ona al›flm›flt›. Muhammed, köy ortam›nda koflup oynuyor, koyun otlat›yor, günlerini e¤lenerek nefle içinde geçiriyor- du. Halime ve kocas› ise Muhammed’in farkl› bir çocuk oldu¤unu daha ilk günden sezmifllerdi. Çünkü onun gelmesiyle evlerinin neflesi ve sofralar›n›n bereketi artm›flt›. Günler h›zla ak›p gitmifl ve Muhammed befl yafl›na girmiflti. Art›k annesi Âmine’nin yan›na geri dönme
  • 16. 16 r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 1. BÖLÜM: YET‹M MUHAMMED zaman› gelmiflti. Ancak Halime ve ailesi ona öylesine al›flm›flt› ki ayr›l›k onlara zor geliyordu. Halime, Mu- hammed’i annesine teslim etmek için Mekke’ye gö- türdü. Onu, annesine teslim ederken gözyafllar›n› tu- tamad›. Halime sanki kendi öz çocu¤undan ayr›l›yor- mufl gibi üzüldü. Mekke’den yüre¤i burkularak ayr›l- d› ve köyüne geri döndü. Muhammed, günlerini annesiyle birlikte geçiriyor ve Mekke’ye, baba oca¤›na al›flmaya çal›fl›yordu. Muhammed’in day›lar› Medine’de oturuyordu. Âmi- ne, biraz da day›lar›n›n yan›nda kalmas› için onu al›p Medine’ye götürdü. Dad›s› Ümmü Eymen de onlar- la birlikteydi. Medine’de bir ay kald›lar. Sonra Mek- ke’ye dönmek üzere yola koyuldular. Ebva köyüne geldiklerinde Âmine hastaland›. Sevgili Annenin Son Öpücü¤ü Peygamberimiz, a rm hicretten sonra r t n n Ümmü Eymen, Mekke’ye geldi¤inde nefes nefese annesi Âmine’nin n nn Abdulmuttalib’i ar›yordu. Befl günlük yorucu bir yol- kabrini ziyaret etmifl a rn a t ve kabrinin üzerini rnn rn culuktan sonra Mekke’ye ulaflabilmiflti. Âmine’nin elleriyle düzeltmiflti. r t t ölümünü Abdulmuttalib’e nas›l anlataca¤›n› düflünü- Bir taraftan da r t gözyafllar›n› ö a a n yordu. Bir ara gözü Muhammed’e tak›ld›. Yetim Mu- tutamam›flt›. t t hammed, flimdi de öksüz kalm›flt›. Kendisine niçin n n n a¤lad›¤› sorulunca a ¤ r n a Abdulmuttalib’i buldu¤unda gözyafllar›n› art›k sakla- “Anne özlemi beni n m n yamad›. Abdulmuttalib, gelini Âmine’nin hasta oldu- a¤latt›.” diye cevap a a ¤unu biliyordu. Son durumunu ö¤renemedi¤i için vermiflti. r t merak içindeydi. Ümmü Eymen’in yan›nda Âmine’yi mmYZnn göremeyince iyice tedirgin oldu. Onun yüz ifadesin-
  • 17. 1. BÖLÜM: YET‹M MUHAMMED r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 17 den kötü bir fley oldu¤unu hissetti. Ümmü Eymen, bafl›n› e¤erek usulca “Âmine öldü.” dedi. Abdulmut- talib, ac›s›n› bast›r›rcas›na Muhammed’i ba¤r›na bas- t›. Daha sonra Ümmü Eymen, olanlar› anlatmaya bafllad›. Medine'den Mekke'ye dönmek için yola ç›km›fllar ve iki günlük bir yolculuktan sonra Ebva denilen yere gelmifllerdi. Âmine'nin hastal›¤› burada iyice artm›fl ve ölece¤ini hissetmiflti. Bunun üzerine biricik o¤lu Muhammed'le konufltu ve onu son kez öptü. Ard›ndan ruhunu Yüce Allah'a teslim etti. Babas›n› Medine ve annesini Ebva topraklar›nda b›- rakan Muhammed’e, s›¤›naca¤› yeni bir yuva laz›md›. Bundan sonra ona, dedesi Abdulmuttalib bakacakt›. Dedesi Abdulmuttalib Dedesiyle, iki y›l hiç ayr›lmadan yaflam›fllard›. Her yerde birlikteydiler. Mekke’de kurakl›¤›n oldu¤u se- ne dedesi onu ya¤mur duas›na bile götürmüfltü. O ol- madan yeme¤e oturmazd›. Her gitti¤i yerde onu, baflköfleye oturturdu. Bunun sebebini soranlara ise torunu Muhammed’e sevgi ile bakarak “‹nflallah o, ileride çok büyük bir adam olacak.” derdi. “Abdulmuttalib öldü.” diye bir ses duyuldu. Ev halk› a¤l›yordu. Muhammed’i arayan gözler, onun bir kö- flede sessizce oturup a¤lad›¤›n› gördü. Bu haber her- kesten çok Muhammed’i üzmüfltü. Çünkü o, dedesi-
  • 18. 18 r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 1. BÖLÜM: YET‹M MUHAMMED ni babas› gibi seviyordu. Dedesi Abdulmuttalib o ka- dar s›cak davranm›flt› ki, anne ve babas›n›n yoklu¤u- nu ona hissettirmemiflti. Muhammed içli içli a¤l›yordu. S›rt›na dokunan bir elle kendine geldi. Dönüp bakt›¤›nda amcas› Ebu Ta- lib’i gördü. Amcas›, elinden tutarak onu aya¤a kald›r- d›. Bafl›n› okflad› ve “Deden seni bana emanet etti.” dedi. Bunun üzerine Muhammed de amcas›n›n boy- Daha sonraki y›llarda a a n a a nuna sar›ld›. Peygamberimiz, a rm yengesi olan Esed n a k›z› Fat›ma vefat m a etti¤inde çok t ¤n üzülmüfltü. Bu m t Amcas› Ebu Talib üzüntüsünü “Bugün n n n annem vefat etti.” m a Muhammed, aile ortam›ndaki konuflmalardan diyerek dile r fiam’a bir yolculuk yap›laca¤›n› anlam›flt›. Bu yolcu- getirmiflti ve tr t luk aylarca sürebilirdi. Amcas›n›n yoklu¤unda Mek- gömle¤ini ona kefen ö ¤n n ke’de yaln›z kalmak istemiyordu. Ona, fiam’a gitmek yapm›flt›. a m t istedi¤ini söyledi. Amcas›, yolculu¤un uzun ve yoru- Yengesine olan n n a cu olaca¤›ndan hastalanabilece¤ini, bu sebeple onu sevgisini soranlara: n r a götüremeyece¤ini anlatt›. –Amcam Ebu m a Muhammed a¤layarak, amcas› Ebu Talib’in devesi- Talib’den sonra n n nin yular›ndan tuttu ve: yengem kadar bana n m a iyilik eden kimse n m –Amca, sen gidersen ben kiminle kalaca¤›m, dedi. olmad›. O benim için m nm n Ye¤eninin bu sözlerinden oldukça etkilenen Ebu Ta- annem gibiydi. m lib: Kendi çocuklar› n a dururken önce r r n –Peki, seni yan›mda götürece¤im. Art›k sen ve ben benim karn›m› nm m birbirimizden ayr›lmayaca¤›z, dedi. doyurur, saçlar›m› r r a m Bu olaydan sonra Ebu Talib, ye¤eni Muhammed’i ya- tarard›, demiflti. m t n›ndan hiç ay›rmad› ve nereye gittiyse onu da yan›n- mmYZnn da götürdü.
  • 19. 1. BÖLÜM: YET‹M MUHAMMED r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 19 Ebu Talib’in ailesi kalabal›kt› ve maddî durumu da Peygamberimize, a rm çok iyi de¤ildi. Ebu Talib ve efli, bu s›k›nt›lar›n› ye- gençli¤inde hiç puta n ¤n t tap›p tapmad›¤› ve m ¤ ¤enlerine hissettirmemeye çal›fl›yordu. Muhammed, içki içip içmedi¤i m ¤ amcas›na ve yengesine ifllerinde yard›mc› oluyordu. soruldu¤unda, r ¤ n a Gün oluyor ev ifllerine bak›yor, gün oluyor çobanl›k “Hay›r!” diye cevap a r a yap›yor ve hayvanlar› otlat›yordu. Yengesi de Mu- vermiflti. r t hammed’in üzerine titriyor ve onu öz çocuklar›ndan O, içinde yaflad›¤› n a ¤ ay›rm›yordu. toplumun m n kötülüklerine ve ö rn Böylece Muhammed, amcas›n›n yan›nda büyüyüp çirkinliklerine ömrü r n rn genç bir delikanl› olmufltu. boyunca asla n a a bulaflmam›flt›r. am tr mmYZnn
  • 20.
  • 21. 2. BÖLÜM: GENÇ MUHAMMED r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 21 ‹K‹NC‹ BÖLÜM GENÇ MUHAMMED Haks›zl›klarla Mücadelede Dayan›flma Mekke toplumunda fakir ve güçsüzler, güçlü ve zenginler taraf›ndan sürekli eziliyor, haklar› çi¤neni- yordu. Bunun düzeltilmesi ve bu kötü gidifle bir dur denilmesi gerekiyordu. ‹flte Mekkeli gençler, bu amaç için bir araya toplanm›fllard›. Cüdan’›n o¤lu Abdullah’›n evinde toplananlar aras›n- da genç Muhammed de vard›. Hepsi de toplumun içinde bulundu¤u ahlâkî bozuklu¤un fark›ndayd›. “Erdemliler Toplulu¤u” ad› alt›nda bir antlaflma yap- t›lar. Bu antlaflmaya göre, Mekke halk›n›n ve d›flar›dan gelen yabanc›lar›n haklar›n› koruyacaklar›na dair kendi aralar›nda sözlefltiler. ‹fllerinin zor olaca¤›n›n fark›ndayd›lar ama y›lmayacaklard›. Haks›zl›klara karfl› mücadele edeceklerdi.
  • 22. 22 r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 2. BÖLÜM: GENÇ MUHAMMED Ebu Cehil Bu s›rada Zebid kabilesinden bir tüccar, Mekke’ye üç As›l ad› Hiflam o¤lu a deve yükü sat›l›k mal getirmiflti. O dönemin önde ge- Amr’d›r. Kureyfl m r r len kiflilerinden biri olan Ebu Cehil, bu mallar› be¤en- kabilesinin önde a nn di ve tüccar›n yabanc› olmas›ndan yararlanarak mal›- gelenlerinden biridir. n rn n r r n› ucuza sat›n almak istedi. Tüccara, zarar edece¤i bir ‹slâm’a ma fiyat önerdi. Tüccar bunu kabul etmeyince Ebu Cehil, düflmanl›¤›ndan m ¤n a Mekke’deki a¤›rl›¤›n› kullan›p al›c› kiflileri tehdit ede- ötürü r Peygamberimiz ona, a rm rek mal›n sat›fl›n› engelledi. Çünkü Mekke’deki herkes Ebu Cehil ad›n› n ondan korkar ve kimse onu karfl›s›na almak istemezdi. vermifltir. Ebu Cehil, r tr Bunu bilen Ebu Cehil kendinden emin bir flekilde evi- bilgisizlerin önderi rn r ne gitti. demektir. m tr Tüccar flafl›rm›flt›. Çaresizlik içinde ne yapaca¤›n› dü- mmYZnn flünürken birisi, “Muhammed’e git, o senin hakk›n› al›r.” dedi. Tüccar, son çare olarak denileni yapt› ve bafl›na gelenleri Muhammed’e anlatt›. Bunun üzerine Muhammed, pazar yerine gelerek tüccar›n mallar›n›n hepsini gerçek de¤erinden sat›n ald›. Sonra do¤ru Ebu Cehil’in evine giderek ona seslendi. Karfl›s›na ç›- kan Ebu Cehil’i, bu davran›fl› yüzünden uyard›. Mu- hammed’in bu cesur hareketi karfl›s›nda ne yapaca¤›- n› bilemeyen Ebu Cehil, öylece tepkisiz kalakalm›flt›. Olay› gören ve duyan Mekkeliler çok flafl›rm›flt›! *** Güçlü olan›n zay›f› ezdi¤i bu dönemde Yemenli bir adam, k›z›yla birlikte Kâbe’yi ziyaret etmek için Mek- ke’ye gelmiflti. Mekke’ye girdiklerinde hiç tan›mad›k- lar› biri yanlar›na yaklaflt›. Yabanc› adam gözünü k›z›n üzerinden ay›rm›yordu. Kötü bir fleyler düflündü¤ü her hâlinden belliydi. K›z›n babas› bu durumdan en-
  • 23. 2. BÖLÜM: GENÇ MUHAMMED r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 23 diflelendi. Etraf›na bak›nd›, gözleri yard›m edecek bi- rini arad›. Kötü niyetli adam, kimseye ald›rmadan, k›- z› zorla al›p götürdü. K›z›n›n götürülmesine engel ola- mayan adam: “K›z›m› kim kurtaracak?” diye bir taraf- tan çaresizlik içinde feryat ediyor, di¤er taraftan da yard›m edecek birilerini ar›yordu. Bu feryad› iflitenler “Git derdini Erdemliler Toplulu¤una anlat.” dediler. Baflka çaresi kalmam›flt›. Koflarak Kâbe’ye gitti. “Er- demliler Toplulu¤undan kimse yok mu?” diye ba¤›r- d›. Hemen yan›na birkaç k›l›çl› adam geldi. Korkmufl- tu. “Yabanc›, derdin nedir?” diye sordular. Adam, ça- resizlik içinde bafl›ndan geçenleri anlatt›. K›l›çl› adam- lar, k›z› zorla götüren kiflinin Nübeyh oldu¤unu anla- m›fllard›. Do¤ruca Nübeyh’in evine gittiler. Kap›ya di- kildiler ve sert bir flekilde “Yaz›klar olsun sana! Sen kendini ne zannediyorsun? Çabuk bu adam›n k›z›n› geri ver!” dediler. Nübeyh, k›z› vermemek için dire- nince k›l›çl› adamlar, daha sert bir ifadeyle quot;Biz, kendi aram›zda haks›zl›¤a u¤rayanlara yard›m edece¤iz diye söz verdik. Bu iflin peflindeyiz. K›z› hemen ver, yoksa sonucuna katlan›rs›n.quot; dediler. Bu kararl› tutum karfl›s›nda Nübeyh'in yapaca¤› bir fley yoktu. Çaresiz k›z›, babas›na geri verdi. Evlili¤e Giden Yol Ticaretle u¤raflan Hatice, Mekke’nin ileri gelen zen- ginlerinden biriydi. Art›k ifllerini tek bafl›na yürüteme- yece¤ini anlam›flt›. ‹fllerini yürütecek, gözü arkada kal- mayacak ve güvenebilece¤i birine ihtiyac› vard›. Kim-
  • 24. 24 r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 2. BÖLÜM: GENÇ MUHAMMED senin kimseye güvenmedi¤i bir ortamda kad›n olarak ticaret yapmas› iyice zorlaflm›flt›. Önce akl›na Muhammed geldi. Çevresinden, onun çok güvenilir ve dürüst bir kifli oldu¤unu duymufltu. Bu yüzden ticarî ifllerini onun yapmas›n›n uygun ola- ca¤›n› düflünmeye bafllad›. Ona birini göndererek kendisiyle çal›flmak isteyip istemedi¤ini sordu. Muhammed, gelen teklifi uzun uzun düflündükten sonra kabul etti. Hatice’nin bütün ifllerinin sorumlulu- ¤unu art›k Muhammed üstlenmiflti. *** fiam’a gidecek ticaret kervan›n›n haz›rl›klar› bitmek üzereydi. Hatice, Muhammed’e yard›m etmesi ve onu daha iyi tan›mas› için yard›mc›s› Meysere’yi de kervan- la birlikte gönderdi. Kervan, uzun bir yolculuktan sonra fiam’a vard›. Götü- rülen mallar büyük bir kârla sat›ld›. Muhammed, sat›- lan mallardan büyük kazanç elde etti. Satmak üzere ye- ni mallar alarak Mekke’ye geri döndü. Meysere, yolcu- luk s›ras›nda Muhammed’i yak›ndan tan›m›fl ve güzel ahlâk›ndan çok etkilenmiflti. Meysere, yolculuk boyunca olan biteni bütün ayr›nt›s›y- la Hatice’ye anlatt›.
  • 25. 2. BÖLÜM: GENÇ MUHAMMED r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 25 Örnek Bir Efl ve Örnek Bir Baba Cahiliye döneminde a mn k›z çocuklar›na çok a n de¤er verilmezken ¤ r r m n Hatice’nin, Muhammed’in dürüstlü¤ü hakk›nda art›k Peygamberimiz, k›z› a rm hiç flüphesi kalmam›flt›. Sorumlu oldu¤u ilk ticaret Fat›ma yan›na a m n geldi¤inde aya¤a ¤n a kervan›n› sa¤ salim getirmifl ve büyük kâr elde etmiflti. kalkar, a a Herkes onun güzel huyu ve ahlâk›n› takdirle an›yordu. yanaklar›ndan öper a a n a r Dürüstlü¤üne kimsenin diyece¤i bir fley yoktu. ve kendi yerine onu n rn oturturdu. t r r Hatice, daha önce iki kez evlenmiflti. fiimdiye kadar mmYZnn dul bir kad›n olarak birçok evlenme teklifi alm›fl ama Ebu Leheb ve kar›s›, ‹slâm düflmanlar›n›n m m a nn o, bunlar›n hepsini reddetmiflti. Günlerini, evi ve ifliy- bafl›n› çekiyordu. a n r le ilgilenerek geçiriyordu. Bu durum Muhammed’i ta- Tebbet Suresi, t r onlar›n na n n›y›ncaya kadar devam etti. Müslümanlara m a yapt›klar› kötülükler a t a r Muhammed’in ahlâk› ve kiflili¤inden çok etkilenen yüzünden indi. Bu n n Hatice, onunla evlenebilece¤ini düflündü ve bir süre s›rada r a Peygamberimizin a rm n sonra buna karar verdi. Arac› göndererek Muham- k›zlar› Ümmü a med’e evlenme teklif etti. Muhammed, yirmi befl yafl›- Gülsüm ve Rukiye, m na gelmiflti ve evlenme teklifini bir süre düflündükten Ebu Leheb’in iki n o¤luyla niflanl›yd›. ¤ a a sonra kabul etti¤ini bildirdi. Ebu Leheb ve kar›s›, Tebbet Suresi inince t r n Hatice ve Muhammed, sade bir törenle evlendiler. o¤ullar›n› ¤ a n Muhammed, evlendikten sonra amcas› Ebu Talib’in Peygamberimizin a rm n k›zlar›ndan zorla a n a ra yan›ndan ayr›larak efli Hatice’nin evine yerleflti. Art›k ay›rd›lar. Bu olay, r a a Muhammed ticaretle u¤rafl›yordu ve maddî durumu Hazreti Hatice ve a r t Peygamberimize, a rm düzelmiflti. çok s›k›nt›l› günler n n r yaflatt›. K›zlar›na aa a n Bu s›rada Ebu Talib maddî s›k›nt› içindeydi. Muham- desteklerini t rn med, ona destek olmak ve yetifltirmek amac›yla amca- esirgemeden bütün r m n t n zorluklara gö¤üs r a s›n›n o¤lu Ali’yi yan›na alm›flt›. germesini bildiler. r n r Muhammed ve Hatice birbirlerini çok seviyordu. mmYZnn
  • 26. 26 r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 2. BÖLÜM: GENÇ MUHAMMED Sahabeden Rafi, a a n Mutlu bir yuva kurarak herkese örnek olmufllard›. ‹lk çocuklu¤unda ¤ n a çocuklar›n›n do¤mas›, onlar›n mutlulu¤una mutluluk bafl›ndan geçen bir a n a n r hat›ras›n› flöyle a r n ö katm›flt›. Art›k Hatice anne, Muhammed baba olmufl- anlat›r: a r tu. Çocuklar›n›n ad›n› Kas›m koydular. Ne var ki sev- Çocukken yaramazl›k n giyle büyüttükleri biricik o¤ullar› Kas›m, daha sütten yapar, hurma a a r kesilmeden öldü. Efli Hatice’den, Kas›m’dan sonra s›- a¤açlar›n› tafllard›m. a n a m ras›yla Zeynep, Ümmü Gülsüm, Rukiye, Fat›ma ve Ab- Bir gün bahçe sahibi r n beni yakalad› ve ceza n aa a dullah adl› çocuklar› dünyaya geldi. Ancak Kas›m ve vermesi için Hazreti r n r t Abdullah fazla yaflamad›. Peygambere götürdü. a r r Peygamberimiz bana: a rm *** –Çocu¤um, hurma ¤ m r Sevgili Peygamberimiz, ileriki y›llarda efli Hatice’nin a¤açlar›n› niçin a n n ölümünden sonra Medine’de evlenmifl oldu¤u Mari- tafllad›n, diye sordu. a n r Ben de: n : ye’den o¤lu ‹brahim do¤du. ‹brahim do¤du¤u zaman –Ac›km›flt›m onun için m tm n n gelene¤e uyup onu sütanneye verdi. ‹brahim’in sütan- tafllad›m, dedim. a m m nesi uzak bir yerde olmas›na ra¤men Peygamberimiz Bunun üzerine n n rn s›k s›k o¤lunu görmeye gidiyordu. Gitti¤inde onu Peygamberimiz: a rm : öpüp kokluyor ve seviyordu. –Bir daha hurma r a r a¤açlar›na tafl atma. a n ‹brahim, bir buçuk yafl›ndayken hastaland›¤›na dair A¤açlar›n dibine ¤ a n n sütannesinden bir haber geldi. Peygamberimiz, birkaç düflenlerden ye! Allah n r n ! a arkadafl›yla beraber h›zl› ad›mlarla ‹brahim’in bulun- seni doyurur, n r r dedikten sonra bafl›m› t n n m du¤u köye gitti. okflad› ve: a : ‹brahim, a¤›r hastayd›. Peygamberimiz, onu incitme- –Allah’›m! Bu a m den kuca¤›na ald›. ‹brahim son anlar›n› yafl›yordu. Bir çocu¤un karn›n› ¤ n n evlâd›n›n daha ölümünü görmeye fazla dayanamad› doyur diyerek bana r r dua etti. a ve sessizce a¤lamaya bafllad›. Hem gözlerinden yafl ak›- mmYZnn yor hem de o¤lunu öpüyordu. Arkadafllar›, bu durum- dan etkilenmifl, ancak Peygamberimizin a¤lamas›na da flafl›rm›fllard›: “Sen de mi a¤l›yorsun?” dediler. Pey- gamberimiz “Göz a¤lar, gönül burkulur. Benim a¤la-
  • 27. 2. BÖLÜM: GENÇ MUHAMMED r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 27 mam çocu¤uma duydu¤um sevgidendir. Merhamet Torunlar›, r na etmeyene merhamet edilmez.” dedi. Peygamberimiz gibi a rm bir dedeleri oldu¤u r r ¤ Bir anne baba için çocu¤unun ölümü ac›lar›n en büyü- için çok flansl›yd›. n a ¤üdür. Çocuklar›n› çok seven Sevgili Peygamberimiz, Dedeleri onlarla oynar, r a a n flakalafl›r ve bir baba a aa r r a onlar›n ac›lar›n› tatm›fl bir babad›r. Yetim ve öksüz bü- s›cakl›¤›yla ilgilenirdi. a ¤ a nr yüyen Peygamberimiz, Fat›ma hariç çocuklar›n›n hep- Peygamberimiz, a rm sini kendi elleriyle topra¤a vermifltir. torunu Ümame’yi çok r n *** severdi. Namaz r k›larken Ümame gelip a n Babas› uzun y›llar o¤lu Zeyd’i arad›. Köle yap›ld›¤›n› s›rt›na ç›kard›. r n a biliyordu, ancak izini kaybetmiflti. Torununun r n n n yapt›klar›na k›zmaz, a t a n m O¤lunun, Muhammed’in yan›nda oldu¤unu ö¤rendi- namaz›n› k›lmaya n m a ¤inde müthifl bir heyecana kap›lm›flt›. Onu almak için devam ederdi. a r Muhammed’in yan›na gitti, gözyafllar› içinde durumu mmYZnn ona anlatt›. Bir taraftan da Muhammed’in Zeyd’i ver- Sevgili Peygamberimiz a rm mek istememesinden korkuyordu. Yine de ne isterse torunlar›na karfl› o r na n ödemeye haz›rd›. Muhammed hiçbir fley söylemeyip kadar s›cak davran›rd› a a a r r Zeyd’e dönerek: ki, torunlar› r na dedeleriyle birlikte r r t –‹ster benimle kal, ister babanla git, dedi¤inde Zeyd’in olmaktan ve onunla m t na babas›n›n heyecan› iyice artm›flt›. Nas›l olsa o¤lu ken- oynamaktan çok keyif n t disini tercih edecekti. Zeyd, bir Muhammed’e bir ba- al›rd›. Öyle ki r bas›na bakt›: Peygamberimiz, a rm torunlar› Hasan ve r na a –Seninle gelmek istemiyorum, dedi babas›na. Çünkü Hüseyin’i s›rt›na n r n bu aile bana, sizi hiç aratmad›. Sevgiyi ve huzuru bu- bindirip nefleyle n r “Çocuklar, deveniz çok a n rada gördüm. Bu aileden ayr›lmak istemiyorum. güzel, sizler de çok r Babas› o¤lunun kararl›l›¤›n› görünce flafl›rd›. Bir güzelsiniz!” diyerek n ! r çocuk nas›l olur da gerçek babas›n› tercih etmezdi? onlar› gezdirirdi. na rr Böyle bir fley olabilir miydi? Nas›l bir insand› bu, mmYZnn
  • 28. 28 r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 2. BÖLÜM: GENÇ MUHAMMED evlatl›¤› bile kendisine ba¤lan›yordu. Köyüne, eli bofl, ama gönlü huzurla döndü. Herkes Ona Güveniyordu Peygamberimize, a rm torunlar›ndan birinin r na n a rnn Muhammed, otuz befl yafl›na girmiflti. Yine bir gün hastal›¤›n›n çok a t ¤nn evinden ç›km›fl, düflünceli ad›mlarla Kâbe’ye do¤ru a¤›rlaflt›¤› ra t¤ yürümeye bafllam›flt›. Mekke’de h›rs›zl›k, doland›r›c›- bildirilmiflti. r m t l›k, kardefl kavgas› iyice artm›fl ve kimsenin kimseye Peygamberimiz de a rm güveni kalmam›flt›. O, buna çok üzülüyor, bir fleyler kalk›p Zeynep’in a n n evine gitti. Dedesinin n t nn yapmak istiyordu. kuca¤›ndaki çocuk a n a Bu düflüncelerle Kâbe’ye yöneldi. Kâbe’nin tamiri son anlar›n› n a n yafl›yordu. K›sa bir a r a r uzun süredir devam ediyordu. Son durumu görmek is- süre sonra torunu r n r n tedi. Kâbe’ye yaklaflt›¤› s›rada orada bulunanlar hep kuca¤›nda can a n a bir a¤›zdan “‹flte Muhammed, do¤ru ve dürüst bir verince Sevgili rn adam!” diye seslendiler. fiafl›rm›flt›. Önce ne oldu¤unu Peygamberimizin a rm n anlayamad›. ‹çlerinden biri: gözünden yafllar ö n n a süzülmeye bafllad›. m a –Biliyorsun uzun süredir Kâbe’yi tamir ediyoruz. De- Kendisine “Niçin n n n delerimizin Hacerül Esved ad›n› verdikleri tafl› yerin- a¤l›yorsun?” diye r n den ç›kard›k. fiimdi de onu yerine koymak istiyoruz. soruldu¤unda; “Bu r ¤ n a Ancak her kabile di¤erlerinden üstünüm diyerek tafl› gözyafl›, Allah’›n ö a a n insanlar›n na a n oraya kendisi koymak istiyor. Aram›zda büyük bir kav- gönüllerine koydu¤u ö rn ¤ ga ç›kmak üzereyken içimizden biri, Benî fieybe kap›- merhamettir. Allah, r a t r a s›ndan ilk olarak kim girerse tafl› yerine koymak için merhametli insanlar› r a t a a hakemlik yaps›n dedi. Bu teklifi herkes kabul etti. Bi- sever.” dedi. r raz bekledik. Seni kap›da görünce çok sevindik. Mek- mmYZnn ke’de buna en lây›k kifli sensin. Çünkü kardeflimize bi-
  • 29. 2. BÖLÜM: GENÇ MUHAMMED r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 29 le güvenemedi¤imiz bir ortamda mallar›m›z› ancak Peygamberimiz, bir a rm r gün torunu Hasan’› n r n a sana emanet edebiliyoruz, dedi. kuca¤›na alm›fl onu a n m Hacerül Esvedin önemini bilen Muhammed, tafl› bir öpüyordu. Yan›nda r n a da Temim a mm yayg›n›n üzerine koydu. Her kabilenin ileri gelenini kabilesinin ileri a nn r yayg›n›n ucundan tutmaya ça¤›rd›. Herkes tutup kal- gelenlerinden biri n rn n r d›r›nca, o da tafl› al›p yerine yerlefltirdi. vard›. Dede ile torun a r n aras›ndaki bu n a Muhammed’in bu çözümünden bütün kabileler mem- yak›nl›¤› a n ¤ garipsemiflti. “Benim a m t nm nun oldu ve herkes onun zekâs›n› takdir etti. on çocu¤um var n ¤ m ama hiçbirini rn öpmedim.” dedi. m m Bunun üzerine n n rn Peygamberimiz, a rm “Merhamet r a t etmeyene merhamet t n r a t edilmez. ‹nsanlara m a a merhamet etmeyene r a t n Allah da merhamet a r a t etmez.” dedi. t mmYZnn
  • 30.
  • 31. 3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 31 ÜÇÜNCÜ BÖLÜM ELÇ‹ MUHAMMED Cebrail ile ‹lk Buluflma Peygambere selâm Hazreti Muhammed (sas.), düflünmek ve dua etmek Yüce Allah, bütün a t n için Mekke'ye befl kilometre uzakl›kta Nur da¤›ndaki Müslümanlara m a Hira ma¤aras›na giderdi. Buray› kendine s›¤›nak Peygamberimizi a rm edinmiflti. Nur da¤› öyle yüksekti ki, da¤›n zirvesin- övmeyi m den Kâbe dâhil Mekke'nin her taraf› görülürdü. Da- emretmektedir. Bu m t t r ¤›n sessizli¤ine s›¤›n›r ve burada günlerce kald›¤› yüzden n olurdu. Peygamberimizin ad› a rm n Yine böyle bir gün, Hira’ya gitmiflti. Bütün geceyi an›l›nca “sallallahu n a a a a dua ederek geçirmifl, vücudu iyice yorgun düflmüfltü. aleyhi ve sellem” m Gün do¤mak üzereydi. Gecenin karanl›¤› da¤›l›rken deriz. Bu, r o güne kadar hiç görmedi¤i bir varl›k beliriverdi kar- Peygamberimize bir a rm r fl›s›nda. Daha ne oldu¤unu anlamadan tan›mad›¤› sayg› ve sevgi a varl›k kendisine “Oku!” diye seslendi. Hazreti Mu- ifadesidir. “Ona a r n hammed (sas.), çok korkmufltu. Heyecandan titriyor- selâm olsun” m n du. Endifleli bir sesle “Ben okuma bilmem!” dedi. demektir. Yaz›l›rken m tr r n Karfl›s›ndaki onu kuvvetli bir flekilde kavrad›, iyice genellikle (sas.) n a s›kt› ve bir süre sonra b›rakt›. Bir an bo¤ulur gibi ol- biçiminde k›salt›l›r. mn at r du. Tan›mad›¤› bu varl›k ona ikinci kez “Oku!” dedi. mmYZnn
  • 32. 32 r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED Allah ve melekleri, a r O, yine “Ben okuma bilmem!” diye cevaplad›. Üçün- Peygamberi överler. a r r r cü kez ayn› soru sorulunca Hazreti Muhammed’in Ey inananlar, siz de a (sas.) a¤z›ndan, kendisine ö¤retilen flu sözcükler dö- onu övün ve ona n n külüverdi: esenlik dileyin. n n (Ahzab Suresi, 56. ayet) Oku! mmYZnn Yaratan Rabbinin ad›yla oku! ‹lk vahiy 610 y›l›nda n a O, insan› alaktan yaratt›. ve Kadir gecesinde r n Oku, çünkü senin Rabbin çok cömerttir. gelmifltir. m tr O, insana yazmay› ve bilmedi¤ini ö¤retendir. mmYZnn ‹lk inen ayetler, Alak n t r a Korkmufltu. Ne oldu¤una bir anlam veremiyordu. Suresinin ilk befl r nn Kendisini ma¤aran›n d›fl›na att›. Evine, efli Hati- ayetidir. t r ce’nin yan›na gitmeliydi. Da¤dan, koflarak inerken mmYZnn bir anda “Sen Allah’›n peygamberisin, ben de Cebra- il’im!” diye gür bir ses iflitti. Ses, içeride duydu¤unun Alak, insan›n yarat›l›fl a a n aflamas›ndaki a n a ayn›s›yd› ama daha gür geliyordu. Etraf›na bak›nd›, döllenmifl yumurtay› ö n m r sesin geldi¤i yönü kestirmeye çal›flt›. Birden ufku (embriyo) ifade eder. m r a r dolduracak kadar büyük bir varl›k gördü. Varl›k bir daha: “Sen Allah’›n peygamberisin, ben de Cebra- mmYZnn il’im!”, dedi. Hazreti Muhammed (sas.), ne bir ad›m ileri ne de bir ad›m geri gidebiliyordu; donakalm›flt›. Nefesinin darald›¤›n› hissetti. Durup sakin bir biçim- de tekrar bakmay› denedi. Ayn› varl›k ayn› yerde du- ruyor ve ayn› sözleri tekrarl›yordu. Gözlerini ondan ay›rmak, yüzünü baflka tarafa çevirmek istedi. Ancak nereye baksa hep onu görüyordu. Tan›mad›¤› varl›k bir anda kayboluverdi. Hazreti Muhammed (sas.) korkmufl, telâfll› ad›mlarla Nur da- ¤›ndan Mekke’ye do¤ru koflmaya bafllam›flt›. Yollar- dan h›zla geçerek kendini eve zor atm›flt›.
  • 33. 3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 33 S›rdafl Hatice Hazreti Muhammed (sas.), titreyen sesiyle efli Hati- ce’den üzerini örtmesini istedi. Hatice, ne oldu¤unu anlamadan onun üstünü örttü. Ard›ndan Hazreti Muhammed (sas.), derin bir uykuya dal›verdi. Uyand›¤›nda bafl›ndan geçenleri efli Hatice’ye bir bir anlatt›. Olanlara anlam veremeyerek “Çok endifle- lendim ve korktum”, dedi. Hatice, onu sakinlefltir- meye çal›flarak: –Korkma! Allah’a yemin ederim ki o, hiçbir zaman seni utand›rmaz. Çünkü sen akraba hakk›n› gözetir- sin. Do¤ru konuflursun, güçsüz olanlara yard›m eder- sin. Fakiri doyurur, misafiri a¤›rlar, ihtiyac› olan› kol- lay›p gözetir ve haks›zl›¤a u¤rayanlara arka ç›kar- s›n.” dedi. Hatice, eflinin bafl›ndan geçenleri anlamaya çal›flt›. Onu tan›yor ve seviyordu. Evlilikleri boyunca eflin- den, do¤ru olmayan hiçbir fley duymam›flt›. Eflinin s›- ra d›fl› bir olayla karfl› karfl›ya oldu¤u belliydi. Ona inand›. *** Hatice’nin akrabas› olan Varaka, tecrübeli ve bilgili bir kimseydi. Hatice, Hazreti Muhammed’i (sas.) al›p ona götürdü. Bafl›ndan geçen olay›n ne oldu¤unu bil- se bilse o bilirdi. Varaka, anlat›lanlar› dikkatlice dinledi ve derin bir sessizlikten sonra konuflmaya bafllad›: –Senin gördü¤ün, Allah’›n Musa Peygambere de
  • 34. 34 r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED Kur'an gönderdi¤i Cebrail adl› melektir. Keflke genç olsay- Kur'an, Allah'›n ra a n d›m, keflke insanlar›n seni zorla yurdundan ç›karaca- Hazreti a r t ¤› günlerde yan›nda olabilseydim, dedi. Muhammed'e (sas.) a a Hatice ile Hazreti Muhammed (sas.) göz göze geldi. vahiy yoluyla 23 y›l a a Hazreti Muhammed’in (sas.) yüzünde daha önce hiç içinde ayet ayet, n t t görülmemifl bir tedirginlik vard›. Üzüntülü bir sesle: sure sure indirdi¤i r r r ¤ son kutsal kitapt›r. n t a t tr –Beni Mekke’den ç›karacaklar m›, diye sordu. 114 sure ve 6236 r Varaka: ayetten oluflur. t n r Kur'an Allah ra a –Evet! Çünkü senin getirdi¤ini getiren bütün pey- sözüdür, okunmas› ö r n gamberler yurtlar›ndan ç›kar›lm›flt›r. E¤er o zamana ibadettir. ‹nsanlar› a t r a a kadar yaflarsam mutlaka sana yard›m ederim, dedi. dünya ve ahiret n a r t Hazreti Muhammed (sas.), bu konuflmalardan sonra mutlulu¤una t ¤ n biraz olsun rahatlam›flt›. Efli Hatice ona inanm›fl ve erifltirecek ilke, r tr güvenmiflti. Onun güvenine her zaman ihtiyac› var- emir, yasak ve mr a d›. Varaka çok önemli fleyler söylüyordu. Hazreti Mu- tavsiyeler içerir. r rr hammed (sas.), bunlar› anlamaya çal›flt›. Yeni bir gö- quot;Gerçekten bu r t n revle karfl› karfl›ya oldu¤u aç›kt›. Art›k o, Yüce Allah Kur'an, insanlar› en ra a a taraf›ndan görevlendirilmifl bir peygamberdi. K›rk do¤ru olan yola ¤ a a yafl›ndayd›. ‹nsanlar› do¤ru yola ça¤›racak ve kötü- götürür...quot; ö r r lüklerle mücadele edecekti. (‹sra Suresi, 9. ayet) *** mmYZnn Hazreti Muhammed’e (sas.) Kur’an’›n ilk ayetlerini okudu¤unda Hazreti Hatice, “Kimse inanmazsa ben inan›r›m.” dedi. “fiimdi bana kim inan›r?” diyen Hazreti Muhammed’in (sas.) omuzundaki yük biraz olsun hafiflemiflti. Çünkü ona bir insan›n kald›rabi- lece¤i en a¤›r sorumluluk yüklenmiflti. Hazreti Mu- hammed (sas.), Hazreti Hatice gibi güvenilir, sad›k ve anlay›fll› bir eflin deste¤iyle vahyin ilk s›k›nt›l› gün- lerini aflm›flt›.
  • 35. 3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 35 Yeni dini ilk kabul edenler, sevgili efli Hazreti Hatice ve amcas›n›n o¤lu ve henüz küçük bir çocuk olan Hazreti Ali idi. Peygamberimiz, ailesi ile birlikte giz- li gizli Yüce Allah’a ibadet etmeye bafllad›. Bir taraf- tan da Mekkelileri gizlice ‹slâm’a davet ediyordu. ‹n- sanlar› dine davet ederken s›k›nt›larla karfl›lafl›yor, hakarete u¤ruyordu. Bütün bunlara ra¤men kendisi- ne inananlar birer ikifler ço¤al›yordu. Ça¤r› Yay›l›yor Yüce Allah, Peygamberimizden yak›nlar›n› uyarma- Yak›n akrabalar›n› a n r aa n s›n› istedi. Bunun üzerine bütün akrabas›n› ça¤›rarak uyar! a onlara bir ziyafet verdi. Yemekten sonra, onlar› ‹s- ‹nananlara alçak a a lâm’a davet etti. gönüllü davran. ö r Peygamberimizin amcas› Ebu Leheb, buna sert tepki E¤er sana karfl› ¤ r gösterdi ve “Akrabas›n› böyle kötü bir fleye davet gelirlerse, flüphesiz r r eden baflka kimse görmedim!” dedi. Bunun üzerine ben sizin yapt›¤›n›z n n t¤n herkes da¤›ld›. Peygamberimiz kararl›yd› ve ertesi fleylerden uza¤›m, r n a m de. gün yeni bir davet verdi. Bu toplant›da, Yüce Allah’›n varl›¤›n› ve birli¤ini, kendisinin onun son peygambe- (fiuara Suresi, 214, 215, 216. ri oldu¤unu anlatt›. Allah’›n kendisine yükledi¤i bu ayetler) yüce görevi kusursuz bir flekilde yerine getirmek isti- mmYZnn yordu. Sevgili Peygamberimiz, yak›nlar›ndan sonra ça¤r›s›- n› bütün Mekke halk›na duyurmak istiyordu. Mekke meydan›na gelerek yüksekçe bir yere ç›kt› ve “Ku- reyflliler!” diye seslendi. Sesi duyanlar toplanmaya bafllad›. Peygamberimiz onlara:
  • 36. 36 r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED –fiu da¤›n arkas›nda düflman var ve flimdi size sald›- racak dersem bana inan›r m›s›n›z, diye sordu. Onlar da hep bir a¤›zdan: –Evet! Biz senin yalan söyledi¤ini daha önce hiç duy- mad›k, dediler. Bunun üzerine Peygamberimiz flöyle dedi: –Allah’a yemin ederim ki bir gün öleceksiniz ve yine bir gün dirilip bütün yapt›klar›n›z›n hesab›n› vere- ceksiniz. ‹yiler için cennet, kötüler için de cehennem vard›r. Ben sizi k›yamet gününün zorluklar›na karfl› uyarmakla görevlendirildim. Allah’›n birli¤ine ve be- nim peygamber oldu¤uma inananlar bu günün zor- luklar›ndan kurtulacak, inanmayanlar ise büyük bir s›k›nt› çekecektir. Bu ça¤r›da bana yard›m etmeye haz›r m›s›n›z? Meydanda toplananlar bu ça¤r› karfl›s›nda flafl›rd›lar. Ebu Leheb, burada da düflmanl›¤›n› gösterdi ve yer- den ald›¤› tafl› Sevgili Peygamberimize f›rlatt›: –Bu saçma sapan fleyleri söylemek için mi bizi buraya toplad›n, diye ba¤›rd›. Peygamberimiz, bu toplant›lardaki ça¤r›s›na olumlu bir cevap alamasa da bütün Mekkelilere ‹slâm'›n yü- ce ça¤r›s›n› duyurmufl oldu. Erkam'›n Evi Hattab o¤lu Ömer, cesur ve yi¤it biriydi. Kimse kar- fl›s›na ç›kmak istemez, onu gören yolunu de¤ifltirir-
  • 37. 3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 37 di. Hazreti Muhammed’in (sas.) peygamberli¤ini Habeflli Bilâl ilân etti¤ini duymufl ve onu öldürmeye karar ver- Bir köle olan Bilâl, r a miflti. Yolda Nuaym’a rastlad›. Nuaym Müslüman Müslüman oldu. m olmufltu, ancak bunu gizliyordu. Ömer’i k›zg›n bir Efendisi, n flekilde görünce: kendisinden habersiz n n n r Müslüman oldu¤u m ¤ –Nereye böyle, diye sordu. Ömer: için ona a¤›r n r –Muhammed’i öldürmeye gidiyorum, dedi. Nuaym iflkenceler yap›yordu. n r r telâflla: Onu dininden n nn n döndürmek için çöl ö r n –Vallahi zor bir ifle giriflmiflsin, dedi. Hazreti Mu- s›ca¤›nda kumlara a n a ma hammed’i (sas.) korumak ve Ömer’i yolundan çevir- yat›r›p, gö¤sünün a r n n mek için: üzerine a¤›r tafllar rn r a koyuyor ve “E¤er r ¤ r –Sen onu b›rak da eniflten ve k›z kardefline bak! On- dininden nn n lar da Müslüman oldular, dedi. Bunu duyan Ömer’in dönmezsen seni ö n n k›zg›nl›¤› iyice artt›. H›fl›mla enifltesinin evine yönel- böyle öldürece¤im.” ö r ¤m di. diye tehdit ediyordu. t r Evin önüne geldi¤inde içeride bir fleylerin okundu- Hazreti Bilâl, bütün a r t t n bu a¤›r iflkencelere r n r ¤unu duydu. Biraz dinledikten sonra enifltesi ve k›z ra¤men: n kardeflinin Müslüman olduklar›n› anlad›. Ans›z›n içeri girdi. –Allah birdir ve en a r r büyüktür, diye t r Enifltesi ve k›z kardefli daha ne oldu¤unu anlamadan hayk›r›yordu. a r r onlar›n her birini evin bir köflesine f›rlatt›. O kadar si- mmYZnn nirlenmiflti ki onlar› öldürmek için k›l›c›na sar›ld›¤› anda kanlar içinde kalan k›z kardefli, a¤layarak flöyle hayk›rd›: –Ömer, Allah’tan kork! Sen de duy ki, biz Müslüman olduk. Ne yaparsan yap, bizi dinimizden vazgeçire- mezsin. Biz asla dinimizden dönmeyece¤iz, dedi. Ömer, k›z kardeflinin bu cesur ç›k›fl› karfl›s›nda flaflk›- na dönmüfltü. O kim oluyordu da Ömer’e karfl› geli-
  • 38. 38 r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED Peygambere yordu. Bir an duraksad› ve olanlara bir anlam vere- eziyet medi. K›l›ç tutan elinin titredi¤ini hissetti. Oturdu ve Sahabeden Mümbit a a n m t bir müddet düflündü. Sonra k›z kardefline ne oku- anlat›yor: a r duklar›n› sordu. K›z kardefli, Ömer’in öfkesinin azal- d›¤›n› görünce okuduklar› ayetleri getirdi. Allah’›n elçisini a n n görmüfltüm. “Lâilâhe ö t m K›z kardefli ve efli, flaflk›nl›kla Ömer’i izliyordu. illallah derseniz a a r n Ömer, Kur’an ayetlerini okumaya bafllad›. Okudu... kurtulursunuz.”, r r n Okudu... Okuduklar›ndan etkilenmiflti. O, h›rç›n diyordu. Böyle r Ömer gitmifl, yerine farkl› bir Ömer gelmiflti. Sonra söyleyince ö n Erkam’›n evini sordu. ‹çinde garip duygularla oraya insanlardan kimisi na a a m do¤ru yürümeye bafllad›. ona tükürüyor, kimisi n r r m bafl›na toprak at›yor, a n r r Hazreti Muhammed (sas.), Allah’a iman edenlerin kimisi de kötü sözler m r say›s› azken, dikkat çekmeden toplanabilecekleri bir söylüyordu. ‹kindi ö r n yer ar›yordu. Erkam’›n evi gözden uzak say›l›rd›. Sev- vaktine kadar bu a tn a gili Peygamberimiz, arkadafllar›yla burada toplan›- böyle devam etti. O ö a yordu. s›rada r a Nuaym, koflarak Erkam’›n evine geldi. Ömer’in Pey- Peygamberimizin k›z› a rm n Zeynep, içinde su n n gamberi öldürmek istedi¤ini orada bulunanlara an- dolu bir kapla r a latt›. Evdeki herkes, canlar› pahas›na da olsa Pey- a¤layarak geldi. a a gamberimizi korumak için k›l›çlar›n› çekmifl onu Peygamberimiz, elini a rm n bekliyordu. yüzünü y›kad› ve n a Ömer, Erkam’›n evine geldi¤inde derin bir sessizlik getirilen sudan içti. tr n a t vard›. ‹çeri girdi ve Peygamberimizle görüflmek iste- K›z›na: n di¤ini söyledi. Peygamberimiz, onun yan›na gelme- –K›z›m a¤lama! m a sini istedi. Ömer, yavafl ad›mlarla Peygamberimizin Kuflkusuz Allah a yan›na yaklaflt›, diz çöktü ve a¤z›ndan flu sözcükler baban› koruyacakt›r, a a r a a tr döküldü: dedi. –Lâilâhe illallah, Muhammedün Rasulullah (Al- mmYZnn lah’tan baflka tanr› yoktur, Muhammed onun elçisi- dir).
  • 39. 3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 39 Erkam’›n evinde bulunan herkesin flaflk›n bak›fllar› aras›nda Ömer Müslüman olmufltu. Hazreti Ömer’in Müslüman olmas›, inananlar›n gü- cüne güç katm›flt›. Art›k Müslümanlar, dinlerini giz- leme ihtiyac› duymuyordu. Topluca Kâbe’ye gidip namaz k›ld›lar. Gün geçtikçe say›lar› h›zla ço¤al›yor- du. Erkam’›n evine s›¤maz oldular. ‹slâm’›n ça¤r›s›, Mekke d›fl›ndaki insanlara da ulaflt›- r›lmal›yd›. Bunun için Peygamberimiz, Mekke d›fl›n- daki kabileleri dolaflmaya bafllad›. Gitti¤i yerlerde bazen iyi karfl›lan›yor, bazen de olmad›k hakaretlere u¤ruyordu. Bütün olumsuzluklara ra¤men Peygam- berimiz, y›lmadan, ümitsizli¤e kap›lmadan ‹slâm’›n ça¤r›s›n› insanlara duyurmak için çaba gösteriyordu. Y›ld›rma Hareketleri Bafll›yor ‹slâm’›n ça¤r›s›n› kabul eden insanlar›n say›s› h›zla artmaya bafllam›flt›. Puta tapanlar bundan endiflele- niyordu. Müslümanlar›n moralini bozmak ve insan- lar›n ‹slâm’a yönelmesini engellemek için inananlar- la toplum içinde alay etmeye bafllad›lar. Onlar› her gördükleri yerde itip kak›yor ve kötü söz söylüyorlar- d›. Sevgili Peygamberimizi gördüklerinde ise “Bak›n hele, flu adam gökten haber al›yormufl!” diye alay edi- yorlard›. Sadece bununla yetinmiyor, Peygamberi- mizi çok iyi tan›d›klar› hâlde ona deli, sihirbaz, falc› gibi sözlerle de hakaret ediyorlard›. Müslümanlara karfl› yapt›klar› kötülükler o dereceye varm›flt› ki, on- lar› öldürmeye bile kalk›flt›lar.
  • 40. 40 r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED Ancak bütün y›ld›rmalara ra¤men ‹slâm’›n yay›lma- ‹lk flehitler s›na engel olam›yorlard›. Hiç kimse dininden vaz- Yasir ve efli Sümeyye a r m geçmiyordu. Ne yapacaklar›n› bilemez oldular. Mek- Müslüman oldular. m a ke’nin önde gelenleri kendi aralar›nda anlafl›p Pey- Müslüman olduklar› m a gamberimizin amcas› Ebu Talib’e gitmeye karar ver- duyulunca iflkenceye n a n diler. Durumu ona anlatacak ve Peygamberimizi da- u¤rad›lar. Fakir ve ¤ a r vas›ndan vazgeçirmesini isteyeceklerdi. Ebu Talib’e: güçsüz olduklar› için a n onlar› savunacak ve na n a –Ye¤eninle konufl, bu iflten vazgeçsin, dediler. koruyacak kimseleri r a a m r Ebu Talib, ye¤enini ça¤›rd› ve olanlar› anlatt›. Pey- yoktu. Dinlerine t n rn gamberimiz de buna karfl›l›k: içtenlikle ba¤l›yd›lar. t n a Peygamberimize a rm –Günefli sa¤ elime, ay› sol elime verseler bile ölünce- karfl› ç›kan Ebu a a ye kadar mücadelemden vazgeçmeyece¤im, dedi. Cehil’in amans›z n Asl›nda Ebu Talib, Mekkelilerin Müslümanlara yap- iflkencelerine karfl› n rn t›klar› iflkenceleri biliyordu. Peygamberimizin karar- taviz vermeden r n l› oluflundan çok etkilenmifl, ona bir zarar gelmesini dinlerini yaflamaya n rn a a devam ettiler. Onlar› a r a istememiflti. Peygamberimize destek vermeye devam dinlerinden n rn n etti: vazgeçiremeyen Ebu a r m n –Üzülme, ben sa¤ oldukça onlar sana bir fley yapa- Cehil, sonunda n n a maz, dedi. onlar› m›zraklayarak na r a a flehit etti. t *** Yasir ve efli a r Mekkeli müflrikler, Peygamberimizi bu davadan vaz- Sümeyye, inançlar› m a geçiremeyeceklerini anlay›nca baflka bir yol deneme- u¤runa flehit olan ilk ¤ n t a ye karar verdiler. Kendi aralar›nda bir antlaflma im- Müslümanlard›r. m a r zalayarak Kâbe’ye ast›lar. mmYZnn Buna göre Müslümanlarla her türlü iliflkiyi kesmeye karar verdiler. Peygamberimizin akrabas› ve Müslü- manlar düflman kabul edildi. K›z al›p vermek, al›fl ve- rifl yapmak ve konuflmak yasakland›. Müslümanlar için uzun ve s›k›nt›l› bir dönem baflla-
  • 41. 3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 41 m›flt›. Ticaret yapam›yor, bir fley al›p satam›yorlard›. Açl›k ve yoksulluk dayan›lmaz olmufltu. Üç y›l süren bu abluka, sonunda insafl› ve vicdanl› birkaç Mekkeli'nin giriflimiyle kald›r›ld›. Aralar›nda Peygamberimizin akrabas› olan birkaç kifli, Kâbe'nin duvar›nda as›l› bulunan antlaflmay› y›rtarak boykotu sona erdirdi. Müslümanlar bu boykottan güçlenerek ç›kt›. Hazreti Hatice Hüzün y›l› Peygamberimizin efli a rm n Boykot bitmifl, Müslümanlar rahat bir nefes alm›fllar- Hazreti Hatice’ye olan a r t a d›. Boykotun bitiminden birkaç ay sonra Sevgili Pey- sevgisi öylesine n gamberimizi çok üzen pefl pefle iki önemli olay oldu: büyüktü ki, onu hiçbir t r D›flar›daki yard›mc›s› amcas› Ebu Talib ve evdeki yar- zaman unutamad›. a t d›mc›s› efli Hazreti Hatice’nin ölümleri. ‹kisi de en Sevgili eflininnn zor günlerinde onu yaln›z b›rakmam›fl ve ona çok bü- deste¤ini, dostlu¤unu t ¤n t ¤ n ve fedakârl›¤›n› her a r ¤n r yük destek olmufllard›. Dar günlerinin s›¤›nak nokta- f›rsatta anard›. Çünkü ra n s›yd› her ikisi de. Üzüntü içerisinde “Bu günlerde efli Hazreti Hatice, r t ümmetimin üzerine gelen bu iki musibetten hangisi- Peygamberimize en a rm ne yanaca¤›m› bilemiyorum.” dedi. Bu y›l, onun için zor günlerinde her r n rn r bir hüzün y›l›yd›. yönden destek olmufl, ö n t m kimsenin inanmad›¤› m nn ¤ günlerde ona n r Yeni Yurt Aray›fllar› inanm›flt›. Bunlar› n bilenn t Peygamberimizin a na rm n Habeflistan sonraki efli Hazreti n r t Mekke’de yaflamak iyice zorlaflm›flt›. Müslümanlara Ayfle, Hazreti r t Hatice’ye g›pta a t yap›lan eziyetler gün geçtikçe art›yordu. Bunun üze- ederdi. r rine Peygamberimiz, yeni bir yurt aray›fl›na girdi. ‹lk olarak on befl kiflilik bir grubun Habeflistan’a göç et- mmYZnn
  • 42. 42 r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED mesine izin verdi. Bu, Müslümanlar›n ilk hicretiydi. Müflrikler, geride kalan Müslümanlara bask›lar›n› art›rm›fllard›. Bunalan Müslümanlar, ibadetlerini yapmakta güçlük çekiyordu. Bir y›l sonra Habeflis- tan’a, bu defa yüz kiflilik bir grup daha gitti. Mekkeli müflrikler, buna engel olmak için Habeflistan’a elçi gönderdi. Habeflistan Kral› Necafli’nin huzuruna varan elçiler, getirdikleri pahal› hediyeleri ona sundular. Kral, on- lara kim olduklar›n› sorunca elçiler: –Biz Mekke’den geliyoruz. Mekke’den kaç›p ülkeni- ze s›¤›nan kiflileri almaya geldik, dediler. Necafli, elçilere: –Bu insanlar› niçin almak istiyorsunuz, diye sordu. Elçiler, Habeflistan’a gelen bu insanlar›n atalar›n›n dinini inkâr ettiklerini, baflka bir dine inand›klar›n›, bunu yaymaya çal›flt›klar›n›, kendilerinin de buna engel olmak istediklerini söylediler. K›sa bir sessizlikten sonra Necafli, oturdu¤u yerden aya¤a kalkt›. Bir an için ülkesine s›¤›nan Müslüman- lar› müflriklere teslim etmeyi düflündü. Ne var ki bu, onun adalet anlay›fl›na s›¤mazd›. Suçlanan taraf› da dinlemesi gerekiyordu. Kral, ülkesine s›¤›nan Müs- lümanlar›n huzuruna getirilmesini emretti. Necafli, elçilerin kendisine anlatt›klar›n› Müslüman- lara aktard›. Sizin söyleyece¤iniz bir fley var m›, diye sordu. Bunun üzerine Müslümanlar›n aras›ndan Ebu Talib’in o¤lu Cafer, öne ç›karak flöyle dedi: –Biz bo¤az›m›za kadar kötülü¤e batm›flt›k. Allah bi- ze aram›zdan, do¤ru, güvenilir ve soylu bildi¤imiz bir
  • 43. 3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 43
  • 44. 44 r PEYGAMBER‹M‹ Ö⁄REN‹YORUM r 3. BÖLÜM: ELÇ‹ MUHAMMED kifliyi peygamber olarak gönderdi. Bu peygamber, bizi Allah’› bir bilmeye ve ona ibadet etmeye, babala- r›m›z›n tapt›¤› putlar› b›rakmaya ça¤›rd›. Bize do¤ru söylemeyi, emanetleri korumay›, akrabal›k ba¤lar›n› s›k› tutmay›, komflularla iyi geçinmeyi, kan davas›n- dan vazgeçmeyi emretti. Ahlâks›zl›k yapmay›, yalan yere flahitlik etmeyi, yetim mal› yemeyi ve namuslu kad›nlara iftira etmeyi yasaklad›. Sadece Allah’a iba- det etmemizi ve ona hiçbir fleyi ortak koflmamam›z› emretti. Biz de ona inand›k ve söylediklerini kabul et- tik. Allah ona ne emrettiyse biz de onlara uyduk. He- lâl k›ld›klar›n› helâl kabul ettik. Fakat kabilemiz bize çok kötü davrand›, iflkence etti. Bizi dinimizden çe- virmek için türlü türlü bask› yapt›. Bunun üzerine baflka çare bulamad›k ve Peygamberimizin tavsiye- siyle senin ülkene s›¤›nd›k. Necafli, anlat›lanlar› dikkatle dinledi. Cafer’den, Al- lah’tan gelen ayetleri okumas›n› istedi. Cafer, krala Meryem Suresinin bir bölümünü okudu. Allah’›n ayetlerini dinleyen Necafli, elçilerin anlatt›klar›n›n do¤ru olmad›¤›n› anlad›. Elçilere, Müslümanlar› kendilerine teslim etmeyece¤ini, isterlerse ülkesinde rahat ve huzur içerisinde yaflayabileceklerini söyledi. Elçileri, getirdikleri hediyelerle birlikte geri gönder- di. Onlar da elleri bofl bir flekilde Mekke’ye döndüler. Taif Sevgili Peygamberimiz, evlâtl›¤› Zeyd’le birlikte Mekke’ye altm›fl kilometre uzakl›kta olan Taif’e gitti. Amac› Mekke’deki s›k›nt›lardan biraz uzaklaflmak ve farkl› kimselere ‹slâm’› anlatmakt›.